Üniversitenin ilk yılı. Hem garsonluk yapıp hem okula gitmeye debeleniyorum. ikinci öğretimim. Akşam beşte başlıyor dersler. Neyse gittim iş çıkışı bir gün. Sıraya kurulur kurulmaz bembeyaz saçlı temiz yüzlü dede kılıklı bi adam girdi sınıfa. Her ders uyuduğumdan mütevellit rüyayı önden görüyorum sandım. Hocanız Londra'da bi konferansa gitti bi iki hafta beraber takılıcaz dedi. Aha dedim takılıcaz dediğine göre kesin rüyayı önden görüyorum. Neyse ki sarı bi mutfak bezi çıkardı da derste olduğumuza kani oldum. Çıkardı tebeşiri notlarını falan nerde kaldınız falan diye sormadan başladı anlatmaya. Termodinamik falan bişeyler diyor ama kimse anlamlandıramıyor. Bizim bölümün ileriki derslerinin olduğunu, dedenin de biraz çıldırmış olduğunu anlamamız uzun sürmedi. Benim için sorun yok zaten hayvan gibi uyuyorum. Diğer hocalar alışkın. Çalıştığımı bildikleri için bir şey demiyorlar. Hatta öyle ki bi gün sırtımı örteceklerini bile düşünüyordum. Neyse bi ara birinin dürtüklemesine uyandım. Noluyo yea dememe kalmadı hocayla göz göze geldik. Beş dakika bile uyusam hayvan gibi şişiyor gözlerim. Önümü göremiyorum. Hoca başladı carlamaya nasıl uyursun falan. Hiç mi utanman yok. Madem uykun var gelme falan. O ara gözüm kürsüye kaydı. Amk dersin başında bi sarı bez vardı şimdi olmuş beş tane. Aha dedim dersin talihlisi benim. Hemen hocaya çalıştığımı söyledim. Vardiyam sabah 7 de başlayıp akşam 4 te bitiyor. Sonra koştur koştur buraya geliyorum dedim. Adamın gözler dolmaya başladı. Gel evladım dedi. Kürsüye gittim alnımdan öpmeler falan ulan obayı kurtardık sanki. Bu evladım dedi şu dersten çıkıp gidenlerden daha erdemlidir benim nezdimde. Ben uyku sersemi sallanıyorum hala. içimden Allah'ım nasıl buraya geldim ben diyorum. Sonra burs alıyor musun dedi. Burs deyince gözüm açıldı. Yok hocam ikinci öğretime kimse burs vermiyor dedim. Tamam git bilmem ne hanımı bul benim gönderdiğimi söyle burs bağlasınlar dedi. Sınıf şok ben şok. Rabbim nasıl geldik iki dakka da bu noktaya diyorum. Sonra ne mi oldu. Kadına gittim burs bağladılar bana. Notları yükselttim. Bir kaç yerden daha burs bağlandı işi bıraktım. Gözüm açıldı. içip sıçmaya başladım. Okul bitmedi. Velhasıl kelam içgi değil para kötülüklerin anası.