Bir de bu açıdan bak;dünyamızda bir sürü canlı var ve biz bunları sınıflandırıyoruz. Memeliler,Kuşlar, balıklar,böcekler, sürüngenler.Hepsi bir diğerinden üstün ya da altta yer alıyor besin piramidinde.Biz bunların içinde kendimiz en gelişmiş kabul ediyoruz çünkü soyut düşünebiliyoruz, kaostan düzen yaratabiliyoruz, içgüdüsel değil mantıksal hareket ediyoruz, resim çiziyoruz ama herşeyden önce bugüne gelmemize olanak sağlayan bir becerimiz var ki karanlık çağlardan bugünkü halimize gelişimizi müthiş hızlandırdı:alet yapabilme becerimiz. Ellerimiz bu kadar fonksiyonel olmasa bu hale gelebilir miydik? hiç sanmıyorum. Beynime o kadar çok şey hücum ediyor ki o kadar ucu olmayan soru ki nereden tutsam bilemedim. Senin bu soruna cevap vermeye çalışırken yaşadığım heyecanı tarif edemem sana. Kediye ciğer verirsin de kedi ciğere öyle bir yapışır öyle bir sabırsızlaşır ya mideye indirmek için elinden kimse almasın diye, bende onun gibiyim şu an hepsini yazmak istiyorum ama hepsi birden beynime hücum ediyor ne yazacağımı şaşırıyorum, sabırsızlanıyorum sanki bu soruya cevap veremeden ölecekmişim gibi. Kötü yanı da asla tam anlamıyla cevap veremeyeceğim gerçeği beni daha da tedirgin ediyor :D daha da telaşlanıyorum yazarken. Neyse ellerde besin piramidinde kalmıştık.Şimdi güzel kardeşim;biz bu dünyada ne kadardır varız?2-3milyon yıldır. Bizden çok daha basit olan tek hücreli, terliksi canlıların bile yeryüzünde biz gelmeden önceleri bile olduğunu biliyoruz.Bu akla şu soruyu getirmiyor mu? Dünya sadece insanlar için mi var?Öyle ise dinazorlar niye vardı daha biz yok iken? Onlar nereden geldi? Onların dünyada olma amacı neydi? Soru soruyu kovalıyor asıl sorudan çok uzaklara savruluyorsun. Peki ya dünyanın var oluş amacı ne? Güneş sisteminin varoluş amacı ne?Biz sadece bize faydası zararı olan sorularla ilgileniyoruz. Mesela atmosferin bize olan faydası zararını biliyoruz. Başka bir işlevinin olup olmadığını bilmiyoruz çünkü daha bilmediğimiz şey o kadar çok ki.Düşününce insan kendini o kadar aciz hissediyor.Biz gidip Ay'a ayak basmak için çabaladık durduk o kadar daha dünyada ayak basılmadık yerler varken.Biz insanlar şu anda tam bir kaosun içerisindeyiz onu yaşıyoruz. Afrikadaki açlığı bitirip onları da bu yaşadığımz boyutu keşfederken bu yolculuğumuza ortak edeceğimiz yerde ne diyoruz biliyor musun?Ben söyleyeyim Dünyada kendimiz üstün görüyoruz ya biz insanlar açgözlülük denen bir hastalıktan muzdarip bir şekilde daha fazla daha fazla diyoruz. Daha bu bilince bile sahip olmayan bir canlı bu soruya cevap vermeyi bırak(Bu da aklıma başka bir soru getirdi. Hayatın anlamı nedir? kimse göre? Bir bilimadamı ile bir çöpçünün hayata bakış açısı çöpçüyü yermek ya da bilim addıbını övmek için değil sadece iki farklı alana yönelmiş kişilerin farklılığını göstermek için veriyorum.Bu ben ile benim tam karşıt kişiliğim; Hayata Polyanna poizitifliğiyle bakan biri de olabilir. ispatlamaya çalıştığım şu; Farklı çevrede ve farklı koşullarda yetişen insanlarda bile bu soru farklı anlam ifade ettiği için cevaplarda da varyasyon denen şeye rastgeliriz ki bu olayı içinden çıkılmaz çok kaotik bir duruma sokar. Bilmem anlatabildim mi.Yeter bu kadar aküm boşaldı iyice, Doğu Roma tarihi vardı ağzıma sıçtı blok ders, yarın devam ederim şimdilik kusura bakma boş aküyle bu kadar :D.