-
401.
+13 -1PART12Tümünü Göster
Selman dede eline bir sopa almış ve evin etrafını daire şeklinde dolanmaya başladı. Bunu yaparken arapça birşeyler mırıldanıyordu hızlı hızlı. Bunu bitirmesi yaklaşık 1 buçuk 2 saat sürmüştü. Ardından eve girdik ve dedemin topladığı bitkileri suyla karıştırıp birşeyler okuyup üflediğini gördüm.Bir süre sonra su dedemin topladığı bitkilerin rengini almaya başladı. Ardından dedem suyu süzerek bir tasa koydu bu tastanda 2 bardağa pay etti birini kendi içti diğerini bana içirdi. Sonra kitabından sarkan kağıtları aldı ve onlara kitaptan bakarak birşeyler yazmaya başladı bunları bitirdikten sonra muskaların koyulduğu siyah üçgen kaba koydu ve benim boynuma astıktan sonra aynısını bir daha yapıp kendi boynuna taktı. Ardından bana dönüp bak oğul ben elimden geleni yapıp evin olduğu bölgeyi ve ayrıca ikimizi korumaya aldım bundan sonrasına allah kerim dedi. Bu gece köye gireceğiz her ne olursa olsun ne görürsen gör sakın yanımdan ayrılma ve sakın uykuya dalma oğul. Seni çağıran birisi olursa onunla gitme. Bunlar bana önce anlamsız geldi fakat birşey demedim. Bunların ardından bir yemek yedik hayatımda hiç o kadaracıktığımı hatırlamıyordum çünkü sabah namazından sonra yola koyulduk ve daha yeni yemek yiyorduk. Yemekten sonra akşam ezanı okundu ben hemen gideceğimizi sanıyordum fakat dedem yatıp uyumamız gerektiğini söyledi yoksa çok uykusuz kalırmışız. Ayrıca cinlerin en aktif olduğu saatin 02:00 sularında olduğunu söyledi köye bu saatte gidecektik hem bir aksilik olursa sabah ezanına ve gün ışığının gelmesine yakın bir saatte gidip daha az risk almak banada mantıklı gelmişti. Biraz uyuduk bu sefer hiç rüya görmemiştik Selman dedemin eşi Hacı ninem saat 01:00 gibi uyandırdı bizi ve gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra yola koyulduk. içimde garip bir korku vardı selman dedenin yanından ayrılmıyordum utanmasam elini bile tutardım belki. Hesaplarıma göre bu hızla gidersek 45 dakika içinde köyün girişinde olurduk fakat tam patikanın olduğu yere giderken bir topluluk çarptı gözüme davullar çalıyordu birileri o topluluktan atın üstünde gelinlikle bir kadın vardı bu bir düğündü ama hiçkimsenin yüzünde sevinç ifadesi yoktu aksine herkes çok ciddi ve üzgün bir şekilde ilerliyordu gelinse ellerini yüzüne kapatmış ağlıyordu sessiz sessiz. Dedem kulağıma eğilip bunlar insan değil oğul bunların düğünleri böyle olur. Sakın onlara fazla bakma biri seslenirsede gitme dedi tama dedikten sonra yine yola koyulduk
başlık yok! burası bom boş!