/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +26
    part3

    Beyler başımıza talih kuşu kondu. Gömü var burada eğer çıkarabilirsek torunlarımızın döllerini bile güvenceye alırız dedi. sinanla birlikte ne gömüsü filan diye çıkıştık fakat nafile. Eve gitmek istediğimizi söyledik fakat adam resmen yalvardı olrada kalmamız için kocaman adamı o kadar kişinin içinde rezil etmenin alemi yoktu o yüzden kalmayı kabul ettik. Daha önce hiç görmediğim evin arka tarafındaki kömürlüğe gittik ve kazma kürek gibi alet edevatları bekir abinin arabasına yükledik.Bu olayın taka sarma ihtimalini düşünüyordum ama artık geri dönemezdim. Abdullah evden elinde bir dedektörle geliyordu gerekli olan herşey halledilkten sorna arabaya bindik. Bu sefer şöför koltuğuna hayri abi geçti. düşündüğümün aksine köy tarafına değil çimenlerin olduğu yere doğru gidiyorduk. Yaklaşık 20 dakika hiçbir yol yokken çimenlerin üzerinde gittik ve 20 dakika sonra önümüze bir patika çıktı. Buradanda geçtikten sonra çok dar bir yerden arabayı ağaç dallarının çizmesi eşliğinde bir tümseğin önünde durduk. Aşağı indiğimizde yakup hoca biraz telaşlıydı ve bulunduğumuz tepeden aşağıya doğru bakıyordu onun baktığı yere baktığımda resmen terkedilmiş bir köy vardı . Yaklaşık 10 km. uzaktaydı hakim tepede olduğumuz için rahatça görebiliyorduk. Neden telaşlı olduğunu sorduğumda yakup telaşlı olmadığını söyledi. Fazla üstelemedim işimize baktık. Doğuya doğru gittikçe yükseklik artıyordu ve bir tepe daha vardı hemen sağ tarafımızda. Zar zor tırmandık bu tepeye yaklaşık yarım saatte hepimiz tepedeydik ve buraya tepeye çıkmak için bir yol yaptık tepedeyken aşağıya baktığımızda manzara inanılmazdı. tırmanmadan önceki yerimiz ve yakubun baktığı köy görünüyordu. Manzara aynı bir kovaya benziyordu ve biz bu kovanın en üst tarafındaydık. bugün kazmaya başlayacaktık elinde dedektör oraya buraya gidiyordu abdullah. Cihaz öttü ve kazmaya başladık sinanla birlikte. Fazla derine inmeden bir demir parçası bulduk ve sinirli sinirli baktım abdullaha . Bir daha öttü cihaz. Abdullah kazın şurayı dedi zaten sinirlerim hat safhadaydı kalktım ayağa ve kazmıyorum lan babanın uşağımı var muallak diye bağırdım. biraz laf dalaşından sonra abdullah kazdı ve birşey çıkmadı oradanda. havanın kararmasına 3 saat vardı ve apar topar eve dönüyorduk niye erken dönüyoruz gibisinden sorular sordum yakup öyle olması gerektiğini söyledi. çok karışık işler bunlar heralde diye düşündüm. eve gelir gelmez hemen 3310 markalı telefonumdan efsane snake oyununu oynamaya başladım. Hayri abi , Bekir abi ve Yakup aralarında ufak bir toplantı yaptılar ve sonra yemeğe geçtik. buzdolabını açtıgımda burada bıze en az 1 ay yetecek kadar yemek vardı beyler. Yemekten sonra hava kararmak üzereyken yarın gitmeyeceğimizi söyledi yakup. Bizimde canımıza minnetti hiç itiraz etmedik. Tatilin tadını çıkaracaktık yarın. Sinan yine her zamanki bin gülüşüyle bana baktı ve bekir abinin zulasından aldığı bira votka viski filan birşeyler getirdi. bunları içtikten sonra gece yatarken salondan gelen loş ışık gözümü aldı ve kalkıp baktığımda yakup namaz kılıyordu. sonra umursamadan yattım. Gece sinanın sesiyle uyandım, çişe kalkmış ve yakubun namaz kıldığını söylüyordu. Hala ne namazı kılıyordu bu adam diye düşündüm. Sinana yat uyu sanane adamdan dedim. Sabaha karşı çok içmenin etkisiyle hava tam aydınlanmamışken çişe kalktım bende başım ağrıdan neredeyse çatlıyordu Tam tuvalete gireceğim sırada gördüğüm manzara karşısında irkildim.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster