+18
kafama göre takılabilceğimi, önemli telefon görüşmeleri yapması gerektiğini söyledi. üstüme kuru bi şeyler verdi ve çıktı gitti evden. arkasından baktım pencereden tekrar bigiblete binip bastı gitti. içimden dıbına koyayım rastgele birinin evine mi soktu ? başıma iş falan gelmesin tarzı şeyler geçse de, böyle bi hareketin anlamsızlığını düşünüp rahatlattım kendimi. sıcak bir duşa girdim, yeni kıyafetleri giydim ve evi dolaşmaya başladım. bütün odaları manyak gibi gezdim. dolapları açtım karıştırdım. kadın erkek farketmeksizin 100 lerce pahalı kıyafetlerin, çeşit çeşit ayakkabıların, asla giyemeyeceğimi düşündüğüm takım elbiselerin ve en çok huzursuz eden kısımsa içi para dolu olan alışveriş poşetlerinin olduğu dolaplara tanık oldum. böyle bir evde beni yalnız başına bırakması çok şaşırtmış ve
korkutmuş olsa da, ne paraları alıp kaçabildim ne de birilerine haber vermeye çalışıp evime dönmeyi denedim. aptal aptal oturup mikonun dönmesini bekledim.
uykum da gelmiyordu, gerçi böyle bi gecede uykum olsa bile nasıl uyuyabilirdim ki ? yaklaşık 60-70 dk sonra bigibleti getiren kızlardan biri geldi eve. ananı gibiyim diyordum
böyle bi kızın ne işi var burda. neyse, koduğumun çocuklarının hepsi mi telaşlı şekilde telefonla konuşur anlamadım. hızlı hızlı içeri girdi beni umursamadan soyundu
iç çamaşırlarıyla o taş gibi ciksi kız karşımdaydı. üstüne siyah bir etekle gömlek giyip eline de dolaptan çıkardığı kese kağıdını alıp bi tarafa ayrılma diyerek evi terketti. ne oluyordu bu dıbına kodumun evinde ? kimdi bu insanlar ? kafam allak bullak olmuştu ama gidemiyordum bi tarafa. çok merak etmiştim bu insanları.
hepsi büyük bir şeyin parçası gibiydi.