tam bu sıralar ilk defa sakal traşı oldum
* erkek oluyorum diye sevinmiştim bayağı.
bir gün öğlen vakti facebook'tan arkadaşlık isteği geldi, kim diye bakmadım. akşam eve gidince baktım ki beste'den gelmiş. sağolsun merve'cim işini iyi yapmış ki böyle bir istek gelmiş. evin içerisinde yengeç dansı yaptıktan sonra arkadaşlık isteğini kabul ettim.
normal şartlar altında, benim kıza yazıp bir muhabbet başlatmam gerekirdi. tabii ki o utangaç hallerimle bu mümkün değildi. zaten yazmadım da. okulun kapanmasına yakın merve'nin sayesinde kız bana mesaj attı. o facebook mesaj iletisi sesini duyup da beste'nin adını görünce 30 saniye transa geçtiğimi hatırlıyorum. facebook'umda durur hala durun oradan bakayım da ekgib olmasın.
beste: -
baknickime: +
-selam
*
+selam nasılsın?
-iyidir sen nasılsın?
+iyiyim ben de teşekkür ederim
-oo sen de galatasaraylısın çak
+(high five smiley'i ve bol bol gülücük
-çok mu hoşuna gitti çakmak
lan burada ağzımdaki suyu püskürttüm. sandalyeden düştüm ve evet nutella yiyordum tam o sırada. şimdi ne desem absürt olacak diye denge politikasının en faydalı olabileceğini düşündüğümden yeaaani diye cevap verdim. sonrasında konuşma devam etti bir şekilde.
beste'yle o gün bayağı bir yazıştık. ertesi gün okulda buluşma kararı alıp konuşmamızı bitirdik. lan heyecandan nasıl uyuyacaktım dıbınakoyim...
uyudum lan ama. uykusuz kalmadım. ertesi gün kızla okul bahçesinde hiçbir şey konuşmadan 1 tur attık. benim utangaçlığımdan oldu tabii biraz. ma dışarıdan izleyince ne kadar saçma olduğunu şimdi arkadaşlarla konuşurken gülerek yad ediyoruz. yine de özledim o günleri...
beste'yle ilk buluşmamız parlak geçmese de aramızda bir elektriklenme olmuştu. kız çok anlayışlı sağolsun. her türlü ortayı açıyor bana ama kaybetme korkusu sardı beni bir kere. hiçbir ortayı golle sonuçlandıramıyordum.
beste'yle takılırken eliz almanya'ya tatile gitmişti. zaten her sene bir ülkeye gider kendileri fazla elit olduğundan
* o yüzden olaylardan haberi yok. gelince ona da sürpriz olacak her şey
*
iyi geceler beyler.