0
Tam ismi Pablo Emilio Escobar Gaviria olan Escobar 1949 yılının Aralık ayında Kolombiya’nın Antioquia şehrinde dünyaya geldi.Çiftçi bir baba ve ilkokul öğretmeni bir annenin 7 çocuğundan 3.süydü. Daha lisedeyken mezarlıklardan antik mezar taslarini çalıp turistlere satarak suç kariyerine başladı. Sonrasında, küçük dolandırıcılıklar, kaçak sigara ve sahte piyango bileti satışı, araba hırsızlığı, fidye için Kolombiyalı zengin ailelerin çocuklarını kaçırmak gibi birçok suç faaliyetlerinde yer aldı.18 yaşındayken uyuşturucu ticareti ile tanışan Escobar artık polis tarafından aranan, Kolombiyanın en azılı suçlularından biriydi. 1970 yılında, yani 21, yaşında adeta bir uyuşturucu imparatorluğu kurdu.22 yaşında uyuşturucu ticaretinden milyon dolar kazanmaya başlamıştı. Uyuşturucu sektöründe devleşmek ve tek olmak isteyen Kolombiyalı mafya lideri 1975 yılında Medellin bölgesinin en büyük uyuşturucu baronu Fabio Restrepo'yu öldürerek tüm uyuşturucu trafiğini tek başına yönetmeye ve kokain operasyonu geliştirmeye başladı. Uyuşturucu nakliyatı için okyanusta bir ada satın alıp buraya bir havaalanı yaptırarak onbeş uçak ve altı helikopterle Kolombiya üzerinden ABD, Porto Riko, Mekgiba gibi ülkelere ve Asyaya kadar uzanan bir uyuşturucu organizasyonu kurdu. 1980'lerde artık dev bir uyuşturucu kartelinin sahibiydi. Onun başında olduğu medellín karteli dünya kokain pazarının% 80'ini kontrol etmeye başlamıştı. Uyuşturucu sayesinde o dönemin en zengin ve varlıklı insanı haline gelen Escobar siyasete de girdi.1983 yılında ülkesinde temsilciler meclisine girmesi ile sahip olduğu Politik gücle birlikte daha da güçlendi ve dokunulmaz hale geldi.1989 yılında Forbes dergisinin yayınladığı listeye göre 3 milyar dolarlık kişisel net serveti ile dünyanın en zenginlerinden biriydi.
Pablo Escobar 80'lerin sonu 90'ların başında tüm düşmanlarını bir bir yok edip tek başına yer altı dünyasının patronu olmuştur. Bu dönemde Pablo Escobar'ın adamları yaklaşık 200 yargıcın ve 1000'i aşkın polisin ölümünden sorumluydu.O dönemde sadece kolombiya'nın değil, dünyanın en güçlü adamlarından biriydi ve resmen hem Amerika'yla hem de devletle alay ediyordu. interpol tarafından hakkında tüm dünyada yakalama emri çıkarıldığında, Washington'da beyaz saray önünde oğluyla birlikte hatıra fotoğrafı çektiriyor, devlet tarafından kendisine özel af çıkarılması halinde Kolombiya'nın tüm dış borçlarını ödemeyi teklif ediyordu.
Escobar’ın baş muhasebecisi ve kardeşi Roberto Escobar, 'Muhasebecinin Hikayesi: Medellin Kartelinin Şiddet Dünyasının içinde' adlı kitabında Roberto, uyuşturucu baronunun nakit destelerini Kolombiyalı tarım alanlarında, yıkık ambarlarda ve kartel üyelerinin evlerinin duvarlarında sakladığını yazmaktaydı. Escobar, Türkiye'de ki Dolmabahçe Sarayı'nı soymak için plan yapmıştı ama öldürüldüğü için bu planını gerçekleştiremedi.
Oğluyla son konuşmasında bu süreyi aşan pablo'nun yeri belirlendi ve evine baskın düzenlenerek 1993 yılında öldürüldü.Ölümüyle ilgili hala gizemli olan kısımlar bulunmaktadır. Kolombiya hükümet güçleri veya CiA tarafından öldürüldüğü söylenmesine rağmen bazıları eski ortağı olan bir uyuşturucu baronunun tuttuğu bir sniper tarafından vurulduğunu iddia etmektedir. ailesine göre ise kulağına isabet eden ölümcül kurşunu kafasına kendisi sıkmıştır.
Mark Bowden'ın yazdıklarına göre ; '' o, hitler kadar etkileyici, einstein kadar zekiydi. ancak bütün yeteneklerini uyuşturucu kaçakçılığında kullanınca sonu kaçınılmaz oldu. ALINTIDIR
Tümünü Göster