neyse koşa koşa gidiyorum ama nereye gidiyorum amk. Eve gitsem babam çantayı görünce kalp krizi geçirecek. Bizimkiler de beni zikecek. napiyim napiyim diye düşünürken Bizim burada Çansera Parkı var orada da bi 3 katlı çardak var orası aklıma geldi. dedim oraya gideyim. hem parkta güvenliklerde var başıma bişeyde gelmez amk. neyse çıktım çardağın en üst katına açtım çantayı. silahları ceketimle tutup attım aşağıya 2 tanede torba var içinde yumuşak bişey. ulan dedim bunu buraya atanlar torbalara sıcıp buna mi koydular amk diyorum kendi kendime.

Neyse torbanın birini bi açtım. beyaz bi toz başka bi jelatinde ama kutu gibi sarmışlar. Hay ananı zikiyim huurun oğulları uyusturucu lan bu dedim attım aşaağıya onuda. çantayı biraz kurcaladım sadece para var amk. başka bi zik yok. Neyse yattım çantanın üstüne uzandım saat oldu 3 bucuk. bi titreme sesi telefon titriyor amk. hayy ananı dedim bizimkiler arıyor evede haber vermedik. ne diycem ben şimdi diye düşürken benim telefona baktım kimse aramıyor. ama halâ bişey titriyor. çantadan geliyor titreme yan tarafında cep varmış orada bi telefon. Baktım Okan bey diye bi huur çocuğu arıyor.

açmadım amk. bu bi iki kez daha aradı kapattım telefonu hattı söktüm (Telefon fiyakalı beyler marka vermiyim) telefonu cebe attım hattıda kırdım amk.

Devamı az sonra panpalar.