Öyle çok sevdim ki Alper'i. Skype'ta görüşmekten gözlerimiz ağrırdı. Telefona sarılarak uyurdum. Günler böyle geçerken, sınav zamanı geldi. Ondan sonra ikinci sınav derken, ben harbiden de o şehri kazanacaktım. Puanım yetiyordu.

Temmuz gibi tekrar annemden izin alıp x şehrine gittim. Bu sefer beni otogardan aldı, elinde kocaman bir gül buketi vardı. Hatta sarılırken birkaç tanesini de ezmiştim amk. Neyse ben yine orda harika günler geçirdim. Git gide daha çok seviyorduk.

Tercihler açıklandığı gün Alper uyandırdı işte hadi aşkım gir bak diye, orayı kazandığımı duyunca saatlerce skype'ta ağlamıştım. Üniversiteyi, yurdu, eşyaları hallet diyesi Eylül sonu geldi ben tekrar x şehrine gittim.

Matematik bölümü okuyorum tabi, bölüm çok zor. Ama günlerimiz mükemmel geçiyor Alperle. Beni annesiyle tanıştıyor, her gün beraberiz anlayacağın. Dizilerdeki aptal aşıklar gibi beraber yemek yapıyoruz, film izliyoruz.

böyle 3 yıl geçti. Dile kolay 3 koca yıl. Hiç eksilmedi sevgimiz. Deli gibi aşıktık. Bir kez olsun ağlatmadı beni, bir kez olsun bende başkalarına dönüp bakmadım. Sevda'm derdi bana, ne bileyim sevdik işte.

Üniversiteyi bitirmeme 1 yıl kala, 2-3 gün görüşemedik. Ben o arada yazamadım ona, onun da internet paketi bitmişti zaten. Snap attım, onu görmüş. Kavga çıktı nedensizce. Ve Film orda koptu zaten