Herkese selam, bugün çok değişik bir hikayeyle karşınızdayım bebeklerim.

Chicago O'Hare Airport'tan Munich Airport aktarmalı Atatürk Havalimanı'na gelmiştim. Babamın bu günü hatırlayıp hesabıma para göndereceğinden emin olduğumdan kendisini ekstra arama gereği duymamıştım ve fakat 3 aydır kullanmadığım banka hesabıma havalimanındaki bir ATM aracılığıyla baktığımda sıfır yazısını görmek beni şok etmişti. Hayatımda kendimi çaresiz hissettiğim nadir anlardandı. Doğrudan istanbul'a gelmiştim zira yazlığımız Tuzla'da sahil kenarında dubleks bir villaydı ve ben bileti aceleyle alırken "istanbul olsun da hangi havalimanı olursa olsun." modunda davranmıştım; dolayısıyla Sabiha Gökçen seçeneğini detaylıca düşünememiştim. Saat gece 3'tü ve taksiler havalimanının önünden vızır vızır kalkıyordu. Tuzla'ya buradan 100 $ kadar taksi yazardı; ancak cebimde 10 $ kadar vardı. Çaresiz gözüme kestirdiğim bir Kürt taksicinin aracına doğru ilerledim; karşısındaki şık giyimli insanı görünce alacağı paranın hesabını yaptığından yüzü güldü. Esmer, otuzlu yaşlarda, zayıf ve orta boylu (178 cm civarı) ve keçi gibi sürekli yavşak bir gülümsemeye sahipti. Daha ilk dakikalarda adama sırnaşmaya başladım; "Vitesinizi değiştirebilir miyim?" gibi absürd ve biraz da saçma şakalar yapıyordum. Adam gülmeye meyilli olduğundan kahkahalarla katılıyordu. Ben 187 cm boyunda, 70 kg ağırlıkta, kız gibi vücudu ve kocaman iri kalçaları olan, esmer, nispeten feminen, bakımlı, parlak ve kıvrımlı bir tranny-like sissy oğlanım. Adamın ilgisini dolgun dudaklarıma çekmeyi başardığımda ellerimi dizlerinden yukarılara çıkarıyordum; adamın kahkahaları kesildi ve ciddi bir yüz ifadesi takındı. Göz göze geldiğimiz o an en masum yüz ifademi takınıp ellerimin altında hissettiğim sertliği kastederek "Tadına bakmama izin verir misin, lütfen?" sorusunu yönelttim. Adam şaşırmıştı, bir an aracı durdurup beni atmasından korktum fakat karşı koyamayacaktı; öyle de oldu. Adam ani bir hamleyle pantolonunun fermuarını açtı ve benim işimi kolaylaştırdı. Vücudumu bütünüyle penisine doğrulttum ve pantolonunun düğmesini çözerek aşağı sıyırdım; delikli baksırını aşağı indirmeden 19-20 cm boyutlarındaki kalın yannanının bir ok gibi fırlayışına şahit olduğumda kalbim duracak kadar heyecanlanmıştım. Gözlerim bir anda büyüdü ve elimi ağzıma zütürüp "Wow" dedim; gülümseyerek birazdan beni düzecek kocaman gibi hayran hayran izledim. Adamla göz teması kurarak masum bir edayla "Dokunabilir miyim?" dedim. Adam kafasıyla onayladı ve kökünden narince kavradım. iyice sıvazladım ve elimi aşağı yukarı hareket ettirerek adama masturbasyon yaptım. Adam "istersen yalayabilirsin." dedi. Dolgun dudaklarımı penisin başına yaklaştırıp minik bir buse kondurdum ve sonra ağzıma aldım. Enfesti. Bu kadar büyüğünü ilk kez ağzıma alıyordum. Bir süre sakso çektim. Bir yandan sürekli saksoyu kesip erkeğimi şevklendiriyordum. "Hadi birtanem... Spermlerini attır ağzıma lütfen... huurn yap beni erkeğim... Yalvarıyorum ağzıma boşal... Seni istiyorum aşkım... Ben senin küçük huurnum... Beni bu akşam fahişen yap... Sana rastladığım için çok şanslıyım... Boğazıma kadar sok aşkım... " Kürt taksici dayanamadı ve fişeklerini haykırarak boğazımın derinliklerine attırmaya başladı. Her biri o kadar tatlıydı ki, dışarıya kaçmalarına izin vermeden geleni yaladım yuttum. Karnımı da doyurmuştum. Şanslı huurydum ki böyleleri hep beni buluyordu. Adam teşekkür etti ama ben fazlasını istiyordum. 5 dakika sonra içerinin sıcak olduğunu söyleyip soyunmaya başladım, birkaç dakika sonra çırılçıplaktım. Vücudum süt gibi ve parlaktı, tek bir tüy zerresi yoktu ve parıl parıl parıldıyordu. Adamın gözleri kamaştı ve adeta salyaları akıyordu. Kadınsı ve kıvrımlı vücudumla adeta ona şov yapıyordum. Kocaman zütümü ona döndüm ve "Şimdi de üşüyorum." dedim. Adam aracın yönünü değiştirdi ve 10 dakika sonra ormanda durduk. Kısa bir durgunluk anından hemen sonra deliler gibi öpüşmeye başladık. Adam lise 1.sınıf kız öğrencilerinin göğüslerinden hallice olan taş göğüslerime yumuldu ve bense bir elimle adamın koca gibini sıvazlıyordum. Taş gibi olmuştu. Benimse zütüm alev alev yanıyor, "yannan istiyorum." diye kıvranıyordu. Adam zütümün yardım çağrısının imdadına koşarcasına beni ters çevirip arabanın motor kapağına yasladı, iki elimi de sıkıca arkada birleştirip tek eliyle sıkıca kavradı. Diğer eliyle yannanının başını deliğime dayadı ve iyice tükürükleyip parmağıyla yedirdiği züt deliğime koca yannanını yavaş yavaş geçirmeye başladı. içime girdikte "Ohh... işte benim kocacığım... Hadi kocacığım... Yalvarırım tamdıbını sok aşkım... Birtanecik erkeğim taşaklarına kadar geçir... Bugün içime boşalmanı istiyorum aşkım... Senden çocuğum olsun kocacığım... " diyor ve erkeğimi şevklendiriyordum. Tamamı girdikten sonra yavaşça geri gitti, bir süre sonra ileri geri tempo tutmaya başladık. içime git-gel yapıyor ve bir süre sonra daha sert pompalıyordu. Her pompalayışında ormandaki yalnızlığımızın da avantajıyla haykırarak bağırıyordum: "Daha sert... işte böyle erkeğim... Koca yannanına aşığım kocacığım... gib beni... Göğüslerimi sık... Okşa beni birtanem... Beni fahişen yap... Beni her gün böyle gib... huurn benim artık... Evet... gib... Pompala zütüme... Doldur içimi... Attır içime erkeğim... " Bir süre daha böyle gibtikten sonra haykırarak, titreyerek içime attırdı. Bir süre üstümde öylece yığıldı, yannanı hala içimdeydi. O sıcak spermleri hissedebiliyordum. Koca yannanını zütümden çıkardığı gibi spermler dışarı akmaya başladı; ben de onları parmağımla bir güzel topladım ve hemen hemen hepsini yalayıp yuttum. Bir kısmını göğüslerime sürdüm çünkü göğüslerin büyümesi ve gelişmesine büyük katkısı olduğunu okumuştum. züt deliğimi de üç parmağımla iyice okşadım, parmağımla kendimi biraz gibtim zira tatmin olmamıştım. Erkeğim çimenlere oturmuştu; ben hala doymamıştım. yannanı sertliğini kaybediyordu; buna izin veremezdim. Bir kaplan gibi dört ayak üstüne domalıp ciksice aşkıma ilerlemeye başladım. zütümü yukarı doğru dinelttim ve yannanı elime alıp masturbasyon yaptım; işe yaramayınca hala spermli olan başını yaladım; bir süre sakso çektim ve işe yaramıştı: yannan yeniden canlanıyor, sevgilim yeniden iştahlanıyordu. 10 dakika kadar sakso çektim ve yannanı yine demir gibi yapmıştım. Hemen üstüne oturdum ve dev gibin başını züt deliğime yerleştirdim; zütüm, kendisini hunharca giben bu yannanı yabancılık çekmeden kabul etti ve kalçalarımı aşağı yukarı hareket ettirdikçe deliğim onu sömürürcesine, bırakmak istemezcesine içine içine çekiyordu. Biraz sonra erkeğim de yorgunluğunu üzerinden atmış olacak ki benim ritmime ayak uydurmaya başladı. O hızlandıkça ben hızlandım, ben hızlandıkça o hızlandı ve önce ben boşaldım. Zevk sularım minik pipiciğimden yeşillikler içinde yavaşça akan bir çay gibi ince ince, yavaş yavaş süzüldü. Bütün vücudum alev alev yanıyor ve titriyordu. 30-40 saniye kadar süren titremeyle müthiş bir orgazm yaşadım; erkeğimse beni hala gibiyordu. Vücudumu öne verip o beni gibmeye devam ederken dudaklarına yapıştım. Tutku ve şehvetle birbirimizi öpüyorduk, aşkım göğüslerimi emiyor, kalçalarımı sertçe tokatlayarak gibmeye devam ediyordu. "Hadi aşkım... içime attır... Birtanecik erkeğim... Hamile bırak beni kocacığım... " diyordum. O da haykırarak yine içime attırdı. Ve ben bir defa daha orgazm olup ince ince boşaldım. ikimiz de nefes nefeseydik; bir süre sonra yannanı zütümü terketti ve akan dölleri ellerimle yakalayarak yine bir kısmını göğüslerime yedirdim, bir kısmını ise güzelce yuttum. Doymuştum ve mutluydum. Erkeğimin göğsüne yattım ve yaklaşık 10 dakika boyunca öylece uzandık. Erkeğim sessizliği bozdu: "Harikaydın." diyordu.

Sonrası mı? Beni yazlığa bıraktı. 100 lira vermeye yeltendi; adamın parasını almak istemediğimden değil, ciklet parası olduğundan kabul etmedim. Sarıldim. Numaramı verdim. Kaşla göz arasında o 100 lirayı da cebime sıkıştırmış köftehor. Mevcut gibicilerim arasindaki yerini koruyor kendisi.