+114
-15
Bundan bi 5 sene önce o zaman lise 2 deyim tabi, bizim sınıfta sıralar, solda 7 tane , ortada 5 , sağda 7 tane. Tabi bende sağ tarafın 5. sırasındayım. Neyse o gün de yanlış hatırlamıyorsam salı günüydü heralde son derse girecektik o derste kimya idi. Kimyacımızıda size şöyle tarif edeyim. Neredeyse 50 - 55 yaş aralığında boyu 1.66 civarı cılız birşey, elindede yılların eskitemediği bir poşet ve o poşetin içindede bir 'slikon hortumu'. Evet slikon hortumu. Ne yapıyosa artık amk. Bu hocanında sesi pek çıkmaz ama sözünü bitirmeden biri birşey yaptımı poşetteki slikonunu çıkartıp adeta bir levye gibi kullanabiliyor ve bunu kullanışı, karşısındaki mahluku etkisiz hale getirebiliyor. Neyse bir yandan sıkıcı geçecek yatsammı yatmasammı diye düşünürken bi anda arkadaşım dürtükledi, dıbırına soktugum niye aklına uydumsam, hala sövüyorum huur a. Neyse bu beni dürtükledi kalktım 'ne var lan vırro' dedim, buda bana sırıtırak 'olum gel iddia ya girekmi la senle' dedi, bende ibrahim tatlıses bakışı ile buna dönerek 'ne iddiası lan pekekent' dedim. Tabi hala o sırıtışı suratında, 'kimyacı tahtayı silin dediğinde ilk sen silemezsin' dedi huur. Bende artık nasıl gaza geldiysem 'silerim lan kereste nolacak sanki, ee ne ısmarlıyacan' dedim, buda 'döner + kola + pes' tabi o zamanlar 10 numara birşey bu üçlü kombo. Neyse kimyacı içeri gelmeden kendimi hazırlamıştım. Uçacaktım evet. Tahtaya uçacaktım ve silecektim en son yazılanları. Neyse sıramı felanda ayarladım, nasıl çıkarım, silgiyi kaparlarsa nasıl alırım felan filan vs. öyle düşünüyorum. Neyse aksiyon dolu sahne başlıyor.
Kimyacımı içeri girdi ve arkadaşımda bana bakıyor bende gözlerimi kırparak 'evet yapacağım sen ısmarlayacıgın dürümün parasını nerden bulacan diye düşün bakalım huur' bakışı atıyorum. Neyse bu poşetini öğretmen masasının üstüne bıraktı ama emaneti poşette degildi. Bu beni biraz olsa mutlu etmişti, çünkü
onsuz hiçbirşey yapamaz ve biraz azarlar susar diyordum fakat öyle olmadı. Neyse bu 'Günaydın gençler, biriniz tahtay... ' demeden uçan adam sabri gibi 3 arşın yükseğe zıplayarak tahtaya koştum. Hay koşmaz olaydım. Bu zatı muhterem ben elime silgiyi aldığımda ayağıma bir tekme attı ama öyle böyle değil sol dizim yere çakıldı. Sanki tekme atmak için gelmiş dünyaya ırz düşmanı. Sonra gözlerimin içine bakarak belindeki emaneti (slikon hortum) u çıkardı ve bana onunla bir girişiyor akıllara zarar. Sanki çocugunun böbreklerini alıp satmışım huur çocugunun. Neyse bu bana vuruyor ben direniyorum bu vuruyor ben direniyorum neyse fırsat bulup kaçtım dıbırına koyim. Sınıfta kaçıyorum bildigin kovalıyor huur çocuğu. Ulan izzeti ikrdıbına zina ettiğim tahtayı silecektik sen bizim gençliğimizi sildin 2 dkda amk. Sonradan yerine otur daha karışmıyacam dedi pişkin pişkin bende zırlıyorum amk ama öyle böyle zırlamıyorum. Sanki erkekliğimi almışlar gibi zırlıyorum, kim olsa benim gibi olur amk her tarafımı morarttı itoğlu it. Neyse bu arkadaşımda merzifon eşşeği gibi bana bakarak gülüyor amk iyice uyuz oldum. Bu sefer düşünüyorum amk nasıl intikam alırım diye umarsızca düşünüyorum...
Hikaye giblenmese bile devam edecektir.
edit: hikaye bitmiştir beyler. sıkılmamanız için daha fazla uzatmadım son partta herşeyi anlattım.