-
101.
+23 buçuk 4 saat sonra Eskişehire giriş yapmıştım. Meteyi aradım tam olarak şehrin neresinde kalıyorsunuz dedim. Yerlerini tarif etti işte çocuk hala ağlıyordu beyler. Ses mes gitmiş çocuk bertaraf olmuştu aklım almıyordu Teoman gibi bir adam nasıl intahar ederdi. Neyse zorlanarak ta olsa yarım saatlik bir arayışın sonunda Metelerin evini bulmuştum. Öğrenci mahallesi olduğu daha sokağa girer girmez fark ediliyordu. Ne bileyim işte Çantalı üniversiteli kızlar dubarlara yaslanmış sigara içen cool bebeler felan yani anlamışsızdır yaşlı ebeler yok yani.
Birkaç dakikaya bir evin önünde kalabalık bir grup gördüm aralarında bizim Metede vardı çektim arabayı sağa aldım bunu karşıma. Yüzünde dehşet verici bir ifade vardı öyle hüzün felan değil beyler adamın beti benzi atmış amık. Dedim.
-Lan ne oldu Teo niye intihar etti. Amık gözlerimiz dolu dolu ha ağladık ha ağlayacağız. Endişeyle beni bir kenara çekti sesimizi kimsenin duymayacağı bir köşe.
-Ahtapot kardeşim. Amık adam konuşmayı unutmuş ne diyeceğini seçemiyor garibim.
-Ne oldu lan, adama bir şey mi yaptın.
-Kardeşim Teo ölmeden önce Yesus bizi buldu dedi. Aha yine yan basmıştık lan bu sefer gömecek altın felan da yok öyle Korkmuştum senelerdir duymadığım bir isimdi bu. Yesus ha Yesus
(Not: Teo kedini zehirleyerek intihar etmiş ağzından köpükler saçarken de öylece ölmüş gitmiş.)
başlık yok! burası bom boş!