-
1.
0Sevr’in uygulanma şansı olmadığı gibi, ciddiye de alınmamıştır. Dönemin Batı kamuoyu da bunda hemfikirdir. Fransız ve Italyan basını büyük çoğunlukla antlaşmaya karşı çıkmıştır. Le Temps, “1918’de silahsızlandırmayı başaramadığımız Türkiye’yi 1920’de parçalamaya çalışmanın saçmalığından” söz eder.[17] Ingiliz basını ise, Sevr’i, “Müttefiklerin çözmeyi başaramadıkları sorunları maskelemek için kaleme alınmış bir retorik [“esip üfürme”] metni” olarak değerlendirmiştir.[18]Tümünü Göster
Tevfik Paşa, bu antlaşma projesinin “Devlet ve istiklal mefhumları ile katiyen kabil-i telif” olmadığını yani “bağımsızlık” ve hatta “devlet” kavramlarıyla bağdaşmasının mümkün olmadığını söylemiştir.[19]
Sevr şartlarının Türkiye’ye bildirilmesinin üzerinden sadece 10 gün geçmiştir ki Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, Sultanahmet meydanında düzenlenen mitingde kürsüye çıkıp ateşli bir konuşma yapmış ve projedeki şartların asla kabul edilemeyeceğini haykırmıştır.[20]
Amerikan arşivlerinde bulunan, “Türk-Fransız Anlaşmasını” çeşitli yönleriyle inceleyen Fransızca bir belgeye göre Fransa ve Türkiye’nin dostlukları çok eskiye dayanmakta ve Türkiye zaten büyük savaşta Fransa ile değil Rusya ile savaşmaktadır. Işgal durumunda ise Fransa ve Fransızlarla karşılaşan Türk halkı onlarla eskiden olduğu gibi dost olmuştur. Fransa gerçekçi bir yaklaşımla Türkleri bir uşak durumuna düşüren Sevr’i reddetmiş ve kendi mirasının kalıntıları olan topraklan böylece Türklere geri vermiştir. Fransa böylece kendisini Ingiltere’nin doğu siyasetinden ayırmış ve Yunanlılar gibi maceracı olmadığını göstermiştir. Fransa zaten Türkleri parçalamaya yönelik anlaşmalara Spa, Hythe ve San Remo’da karşı çıkmış ve Lloyd George’a Türk halkının hayatına dokunmaması ve onu kendi topraklarında hür bırakma konusunda verdiği sözü hatırlatmış. Yunanlıların maceracı davranışı mareşal Foch, general Gouraud ve albay Georges tarafından iyi karşılanmamış. Fransa böylece Türklerin meşru isteklerini kabul etmiştir.[21]
•
Resimleri orjinal boyutunda görmek için üzerlerine tıklayınız
[21] no’lu dipnotta bahsedilen Belge
• **
Yani, Fransa Sevr’i ciddiye bile almamış ve reddetmiştir.
Diğer taraftan, Ingiltere Parlamentosu tutanaklarında yapılan bir araştırmada üyelerden birinin Sevr’i “insanlık kibrinin ve ahmaklığının anıtı” saydığını görüyoruz. Bir şeyi daha: Lozan görüşmelerini kabul etmek suretiyle Sevr’i “yırtan taraf” olarak Ingiliz hükümetini tebrik ettiğini görüyoruz.[22]
•
Sevr; “Proje”dir
Sevr; Batı da ciddiye alınmaması ve Sultan Vahidüddin’in de imzalamamakta direnmesinden ötürü bir proje halinde kalmaya mahkum olmuştur.
Nitekim M. Kemal Atatürk, benim tespitlerime göre Nutuk’ta, tam 15 defa Sevr’den “Proje” olarak bahsetmiştir.
Elimde bulunan Bedi Yazıcı’nın eski Türkçe ve yeni Türkçe olarak yayınladığı Nutuk’un[23];
562. sayfasında 2 defa
572. sayfasında 1 defa
632. sayfasında 3 defa
728. sayfasında 5 defa
732. sayfasında 1 defa
734. sayfasında 1 defa
740. sayfasında 2 defa
olmak üzere toplam 15 kez Sevr’den; “Proje” olarak bahsedilmiştir. Daha fazla olabilir, benim tespitime göre bu kadar.
başlık yok! burası bom boş!