-
1.
+4- Biliyorum çok korktunuz. inanın belki benim bu gece başıma gelenler sizin
anlatacaklarınızdan daha korkunçtur ama şu anda kontrolümüzü kaybedersek bu
durumdan kurtulmamız imkansız bir hal alır. O yüzden şimdi sakince bana neler
olduğunu anlatın. Bu arada isminizi de bilmiyorum, ben Selim, sizin adınız nedir?
- Şey benim adımda Filiz, bu durum derken ne demek istediniz acaba?
Kızın yüzündeki şaşkın ifadeden kopan kıyametten ve dışarıda olan bitenlerden
haberi olmadığı anlaşılıyordu. Selim bunu fark ettiğinde durumu nasıl anlatacağını
düşünmeye başlamıştı.
- Demek haberiniz yok, size nasıl anlatsam. Bir salgın hastalık durumu var ve durum
gerçekten çok ciddi.
- Salgın hastalık mı, nasıl bir hastalık?
- En iyisi önce siz anlatacaklarınızı bitirin, durum tahmin ettiğim gibiyse anlatması
daha kolay olacaktır.
- Peki o zaman, nerede kalmıştım. Hah, dediğim gibi hafif aralık olan kapının önüne
geldiğimde karanlıkta Zeynep’i elinde bir şey yerken gördüm. Filiz’in bunları anlatırken midesi bulanmıştı. Selim ise durumu anlamıştı.
- Zeynep’in yediği Ahmet’ten bir parçamıydı?
Filiz “Evet” der gibi başını salladığında göz pınarlarında kalmış olan son birkaç
damla yaş da yanaklarından süzülmeye başlamıştı.
- Peki sonra ne yaptın?
- Önce bunların hepsinin bir kabus olduğunu düşündüm ama gerçek olduğunu
anlayınca bunu yapan canavar benim arkadaşım Zeynep olabilirmiş gibi “Zeynep”
diye seslendim. Zeynep bana doğru dönüp hırladığı anda yaptığım hatanın farkına
vardım ama artık çok geçti. Hemen odanın kapısını çektim. Ama bunun onu fazla
tutamayacağı belliydi o yüzden hemen dış kapının anahtarlarını aldım ve evden
çıkıp kapıyı üzerine kilitledim. Olanlara hala inanamıyorum tıpkı zombi
filmlerindeki gibiydi. Ama bu imkansız değil mi?
- Şey aslında pek de imkansız değil sanırım. Bahsettiğim bu salgın hastalık insanları
saldırganlaştırıyor. Onlara ne diyeceğimi bilemiyorum ama bu hastalığa
yakalandıktan sonra insandan daha çok zombiye benzedikleri kesin.
başlık yok! burası bom boş!