O gece geçmek bilmiyordu sürekli aklıma o karaçarşaflının dediği kelimeler yankı yapıyor o altın ve akrep gözümün önüne geliyordu dedenin dediklerinden sonra ve bu araştırmamdan sonra kesin kötü birşey olacagını anlamıştım artık. sabah oldu ve artık 2. kısa maltepe paketini bitiriyordum birden kapı çaldı aşşağı indim ve gelen oğuzdu hoca ile konustum seni bekliyor dedi. Hemen gittim anahtarı telefonu ve 10 tl para alıp cıktım. yolda gıderken koyun ıcıne gırdık hazır gelmısken oguz su bakkala gırıyım bı kısa maltepe alıyım dedım bana hızlı ol dedı hoca beklemez. Hızlıcana aldım geldım sonra yola koyulduk artık koyden uzaklasmaya baslamıstık ve en sonunda gelmıstık. Kapıyı caldık. Hoca kapıyı actı acar acmaz bana baktıgı o gözleri hic unutmam gözleri fal taşı gibi açıılmıştı. Oğuz bumu senın arkadasın dedi evet hocam dedi oğuz. Daha sonra hoca bu işaretlemiş dedi. Çabuk içeri girin dedi ve içeri girdik hoca bir kitap çıkardı 1000 sayfalık eski tozlu sayfaları sararmıs bir kitap bişiler okumaya basladı ve işareti kıramıyorum seni istiyorlar işaretin bedelini istiyorlar dedi o sıra bir rüzgar esti ve kapı acıldı içeri 4 tane kara çarşaflı girdi çarşafları çıkardıklarında hepsi 2 metre boyunde zencilerdi biri hocayı tutu biri oguzu tutu diğer ikisi de beni sabaha kadar gibtiler. Eve gelene kadar topal yürüdüm züt veren nasıl gibtiyse. buda böyle bir anımdır