/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    0
    meraba
    benin adım Tolunay
    annem özel bi hastenede kadın doğum uzmanı, babam ise aynı hastanede baş hekim.
    aynı hastanede tanışıp evlenmişler. aşk evliliği değilde mantık evliliği yapmışlar.
    çocuk yapma konusunda da çok mantıklı davranmışlar. ailemin tek çocuğu benim.
    tek çocuk olduğum için el üstünde büyütüldüm.
    küçükken istediğim herşey alındı. hiçbişeyde gözüm kalmadı. çocukluğumu dolu dolu yaşadığıma inanıyorum.
    annem ve babam doktor olduğu için girdiğim her ortamda sevildim.
    bence bu çok güzel bişey. çok şanslıydım.
    annem ve babam çok mantıklı kararlar aldığı için beni devlet okuluna göndermediler.
    12 kişilik sınıflarda ders gören diğer zengin ve mantıklı ailelerin çocuklarıyla aynı sınıftaydım.
    hiç bi konuda eksiğim olmadı. alanında uzman öğretmenler çok iyi ders anlatıyordu.
    yıllık 25.000 lira veriyorduk ama bu benim geleceğime yatırımdı.
    ilk okulu başarıyla bitirip aynı okulun lise kısmında eğitimime devam ettim.
    çok iyi bi dereceyle okulumu bitirip çok iyi bi üniversiteye gittim.
    üniversiteyi de başarıyla bitirip ayda 8.000 lira maaş ile işe başladım.
    anne ve babama beni bu günlere getirdiği için çok teşekkür ediyorum.
    iyiki varsınız.

    meraba
    benim adım hüseyin
    annem ev hanımı, babam ise bi fabrikada işci olarak çalışıyor.
    görücü usulü ile tanışıp evlenmişler.
    çocuk yapma konusunda başbanımızın politikasına uyup 3 çocuk yapmıslar.
    ortanca çocuktum ben,ne ilk çocuk diye nede son çocuk diye çok sevildim.
    küçükken pek fazla isteğim olmadı.bi kaç tane oldu onu da alamadık. daha sonra bende istemedim. içimde ukte kaldı.ama sonra geçti
    babam işci annemse ev hanımı olduğu için girdiğim ortamlarda pek dikkat çekmedim. çekmek de istemedim.
    neden isteyeyimki. figüran olmak da güzeldi.
    annem genelde televizyon izlerdi ama bizimle ilgilenmeyi de ihmal etmezdi. babamın ise pek vakti olmazdı.biz mutlu olalım diye çalışır dururdu.
    44 kişilik sınıfları olan bi devlet okuluna kaydolmuştum. sınıfta okumayı söken 2nci kişi bendim. zeki bi öğrenciydim yaşıtlarıma göre.
    diğerlerinin 4 kere dinleyip anladığını ben tek seferde anlayabiliyordum.
    ilk okulda genelde sınıf birincisiydim.ama sınıf birincisi olmam ailemi pek ilgilendirmiyodu.
    ilgilenecek vakitleri olmuyodu sanırım. onların daha önemli işleri vardı. elektrik faturasını yatırmak gibi.
    maddi sıkıntıdan dolayı haftada en az 1 kere babam ve annem arasında tartışma çıkıyordu. küçük yaşlarımda babamı anneme el kaldırırken şahit olmuştum.
    ufaktım daha bu olaylar çok uçuktu bana göre. olaylar böyle devam ederdi genelde. çocukken yaptığım ufak tefek yaramazlıklardan dolayı bende dayak yemiştim.
    çocuk olduğum için sanırım bunlar beni etkiledi. elitler pgibolojik travma diyodu buna. televizyonda duymuştum.
    ama annemi de sevmiştim babamı da sevmiştim.ben bi tek kendimi sevmemiştim.
    nefret ediyodum kendimden. dersleride bırakmıştım.
    sonra ortalama bi liseye gittim. orada da iyice salmıştım kendimi.
    derslerimin kötü olmasına babam tepkisini yine şiddetle göstermişti. şiddet bişeyi çözmüyodu ki.
    en sonunda insanlardan da tiksinmiştim. insanların içindeki o pisliği görebiliyodum.
    çekip gitmiştim. tüm yaşananları tek seferde silip gitmiştim.
    bütün anıları iyisi ve kötüsüyle hepsini o evde bırakıp gitmiştim.
    başka bi yere değil di bu yolculuk.
    bu yolculuk bambaşka bi yereydi.
    ···
   tümünü göster