Gülcan köyün sevilmeyeniydi. Babası karısı tarafından aldatılmış , kadının bir gün sevgilisiyle kaçması sonucu 4-5 çocukla yapayalnız kalmıştı adam. Annesi huur diye Gülcan hep ortamda dalga geçilen insandı. Ben anlam veremezdim. huur ne demek, aldatmak ne demek falan umrumda değildi. Çocuktum amk.
Gülcan'ın abileri şehirde gecekondu mahallesinde yaşıyorlardı. Gülcan ile ne zaman birisi itişse sizi abime söyleyeceğim diye ağlayarak giderdi. Abileri biraz belalı tiplerdi. Ne olacak dedlerinin yanında büyümüşler , başıboşlardı. Her türlü pislik vardı cocuklarda. Ama gülcan'ın ne sucu vardı bundan dolayı? Bu konuda bile titilip kakılırdı. Bazen bende sebepsizce köyün çocuklarına uyardım.
ilhan ve Serkan şerefsizleri Gülcan'ı taciz ederlerdi. Defalarca şahit olmuştum. Gülcan bazen tepki gösterir bazende sesini çıkartmazdı. Hep ezilirdi Gülcan. Gülcan'ı zaten bir Merve severdi. Severmiydi gerçi bilmiyorum ama takılırlardı beraber.
Köyün kızları erkekleri neredeyse her oyunda beraber hareket ederdi. Mesela köyün sığırına hep birlikte giderdik. Gittiğimiz yerde çamurdan tencere, tabak, çaydanlık, bardak , fincan gibi şeyler yapardık. Bazen yaratıcılığımız konuşursa pek benzemese de traktör falanda yapardık. Gülcan çamur işinde baya iyiydi. Bir tek o oyunda kimse ona laf söylemez herkes kendi işini ona yaptırırdı.