-2
Yazar burada, onlar derken, kendinden bahsediyor..
Uzun zamandır ne hissettiğimi bilmiyorum. içim kalmadı, hislerim kalmadı derken epey ciddiydim. Kaçınız ciddiye aldı bilmiyorum ama, almalıydınız. Ödüm kopuyor bir gün hislerim tamamen terkederse beni diye.. ne yaparım ben hissiz, ne yaparım yazmadan geçen bir hayatı. Ama inanın bir şeyler oldu bana, iyiyim, çünkü iyi olmam gerektiği için. Böyle olmak zorunda. Gülmek zorundayım, yeri gelincede için için ağlamak.. dışarı çıkıp sevdiğim insanlarla vakit geçirmeliyim, yeri gelince de evimde oturup kendimle vakit geçirmeliyim.
Bana bir şey oldu, biri içimi, hislerimi, yok etti.
Söyleyin hanginiz!
Siz bayım, siz. Soruyor musunuz birde?
Sevdiğin birini kaybetmenin ne demek olduğunu iyi bilirim. Gülerken bile yüzünde hep bir hüzün olur insanın, gülerken bile gözlerinde saklar onu. Mutlu olurken bile gizliden gizliye pişmanlık duyar. Gözlerinin içinde görebilirsiniz, o kaybetmişliği, birini ararlar hep, baktıkları herkeste bir kişiyi ararlar, anlarsınız hareketlerinden, sürekli çevreyi gözetler, acaba şu köşeden döndüğümde orada mı olacak, acaba şimdi şu merdivenlerden mi çıkacak, şu metrodan mı inecek diyerek yürürler yürüdükleri yolları. Ses tonundan anlarsınız bir insanın kaybetmişliğini, ara ara sesi gider kendiliğinden, acısı yakar, içinde söyleyemediği kelimeler takılır boğazına. Bir insanın kaybettiğini, elini nereye koyacağını bilemediğinden de anlarsınız. Bir tür ince hastalık gibidir, elini nereye koyacağını bilememek.. Bir el ararlar, ellerinin yanına, tutmak için, güvende hissetmek için, bulamazlar, koyarlar ceplerine.. Mevsimlerin soğuğu, içinde ki yangını bir türlü dindirmez..
Kaybetmiş bir insanın, gözlerine çok iyi bakın, gülerken birden nasıl durgunlaştığını, birden nasıl uzaklara baktığını anlayacaksınız. Sanki bir suçmuş gibi gülerler, güldüğümü görmesin, üzülmüyorum zanneder düşüncesiyle gülerler çünkü. Oysa, güzel geçmiş bir günün ardından, kulaklığını kulağına tıkadığı anda, tekrar düşüncelere dalarlar, ve sonrası gece.. hiçte kolay olmaz onlar için.
Kaybetmişse bir insan, gülmekte zorlamaktır biraz.
Bazıları gitmeyi, bile beceremiyor. Ya anısı kalıyor, ya acısı.. Hiç geçmeyecek gibi geliyor önce.. anısı geçmiyorda, acısı hafifliyor.. Ve dahası, hangi cehennemde olduğunu, içimin yanışından biliyorum. Bu aşk iflah olmaz artık.
Ve daha, dahası.. Bu dünya.. bu insanlar.. iflah olmaz.. siz iflah olmazsınız ey insanlık!
Büründüğüm bir hal, bir kimlik var, Suskunluk, evet. Ya da kimi çıkmazları yalnızca bakışlarla, hiçbir şey söylemeksizin anlatabilmek. Ya da hiçbir şeyi dilediğince anlatamamış olmanın kırgınlığı.
Ya da hiç anlaşılmamış olmanın verdiği, susmak isteği.
Eyvallah, tamam ben kaybetmiş olayım, kaybeden taraf olayım, ama siz bayım, sizi canından esirgeyen birini kaybederek ne kazandınız? Umarım tüm dünyalar sizin olmuştur. Ama bilmelisiniz ki bu dünya da beş para etmiyor.
Tümünü Göster