SONUÇ
Netice olarak şunları söylüyorum:
1- Türkçüyüm. Türkçülük milliyetçiliktir. Irkçılık ve Turancılık da bunun şümûlüne dahildir. Memleket ya bu iki temel üzerinde yükselecek veya yıkılacaktır. Irkçılık ve Turancılık Anayasaya aykırı değildir. Ceza Kanununda sarahatle suç olduğu yazılmayan bir hakaretten dolayı kimse suçlandırılamaz. Devlet de icraatıyla açıkça ırkçı, Hatay’ı ilhak etmekle de Turancıdır.
2- Yalnız gönderilenlere malûm mektuplara ve herkese meçhul vasiyetnameme bakılarak hükûmeti alenen tahkir ettiğim iddia olunamaz. Bunlar polisin başka bir mesele için yaptığı arama dolayısıyla elde edilmiştir. Hükûmeti tahkir ettiğim hakkında bir şikayet veya ihbar yapılmış değildir. Şu dakikada böyle mektuplar yazmış veya vasiyetname hazırlamış kaç bin kişinin bulunduğunu Tanrı bilir. Anayasaya göre istediğim gibi düşünmekte serbestim. Çünkü eşit adaletin hüküm sürdüğü hür vatandaşlar diyarının vatandaşıyım.
3- Ankara nümayişini hazırlamadım. Bu nümayiş mebusların teşvik ve Sabahattin Ali’nin tahrik ettiği milliyetçi gençliğin kalbinden kopmuş maşerî ve millî bir harekettir. Bunu hükûmet aleyhinde bir hareket diye gösteren benim şahsi ve barışmaz düşmanlarım olan Hasan Âli ile Falih Rıfkı olmuştur.
Sözlerimi bitirirken tarihî bir misâl zikretmeden kendimi alamıyorum: Taşa tutularak öldürülecek bir maznun hakkında isa Peygamber’e fikrini sordukları zaman ilk önce hiçbir söz söylememiş. Israr olununca “içinizde hiç günahsız olan kim ise ilk taşı o atsın” diye cevap vermiş.
Siz de, eğer bir parça olsun benim gibi düşünmüyorsanız, iyi veya kötü daima doğruyu söylediğime kani değilseniz istediğiniz şekilde karar verin. Siz hâkimler de insan olduğunuz için belki insanlık icabı zuhûllerde bulunabilirsiniz. Fakat yanılmaz hâkim olan zaman, yani tarih, hepimiz hakkında en âdil kararı verecek, Irkçı ve Turancı olduğum için mahkûm olursam bu mahkûmluk hayatımın en büyük şerefini teşkil edecektir.
Pazartesi Saat 16.55
19 Şubat 1945
NiHÂL ATSIZ
(bkz:
http://turkcuyum.blogcu.c...atsiz-in-savunmasi/512547)