/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 76.
    0
    https://pbs . twimg.com/media/CBhE3URUUAAzmix.jpg

    Telaşla evin kapısına varmıştık. Kapıdan girerken birbirimizi ezercesine giriyorduk. Sanki geride kalsak cinlerden biri gelip birimizi kaçıracak gibi geliyordu. Zihnimde ise hep enam süresi 71. Ayet "şeytanın kapıp kaçtığı çölün ortasına bıraktığı şaşkın adam gibi" ayeti vardı.

    Eve girmeden önce beni en çok korkutan şey ise evin 10 metre ilersindeki ağaçtı. Garip olan ağacın üzerinde tünemiş 6-7 civarında kuş vardı. Bu ise cinlerin o ağacı mesken tuttuğu anldıbına geliyordu. akşam dere kenarına gitmemeliydik. Cinler dere kenarindaki curumus otlar ve piknikten sonra atılan kemiklerle beslenirlerdi. Burak icin bunu goze almistik. Ama şimdi hemen evimizin yanındaki ağaçta mesken tutulmuştu. Fena halde sıkışmıştık. Eve girdiğimizde ilk işimiz ışığı açmak oldu. Çünkü cinler Işığı sevmezlerdi.

    Hemen birer soğuk su içtik. Yoksa korkudan dilimiz tutulabilir bir daha hiç konuşamayabilirdik. ibrahim zaten şimdiden kekelemeye başlamıştı. Hemen Burak a sordum "ne tak yedin geri zekalı neler oluyor peşimizde kim var"

    Burak nefes nefese yutkunarak anlatmaya başladı bir yandan ağlıyordu. "Valla kötü bir niyetim yoktu valla. istemeden oldu" dedi.

    "Anlat gerizekali sonra defolup gidelim buradan" dedim.

    Burak ağlayarak anlatmaya başladı. " ben, ben sana söz verdim ama dayanamadım. Zehrayi çok seviyorum o büyüyü yapmak istedim. Ona kavuşmamin tek yolu buydu. Sabah oltayi alıp dereye gittim. Öğlene anca bir balık yakaladım. Balığı kestim. Ayakkabımin bagcigini çözdüm. baligin kanini bagciga buladım. Sonra her düğümde bir fatiha okuyup 40 düğün attım. Sorun yok gibiydi. Hiç korkmuyordum. Büyüyü tamamlamak için gece olmasını bekledim. Ay ışığında dereye bırakacaktım. Akşam siz geldiniz. Çalıların ardına saklandim. Size görünmemem lazımdı. Yoksa büyüyü tamamlayamazdım. Siz etrafa dolaşırken akşam ilerledi ay çıktı bende ipi suya bıraktım. işte ne olduysa o ara oldu. Tiz ve igrenc bir kahkaha duydum. O siyah pullu yılan yanımda belirdi. Karşıda ağacın arkasında ise siyah bir gölge vardi. Bana " aptall o büyü kitabının yerini size ben bilerek gösterdim" deyip bir kahkaha daha attı. Korkuyla koşarak uzaklaşmaya basladim. Arkamdan hala bağırıyordu. "Artık kurtuluşun yok Burak o büyüyü yapmayacaktın.".

    Burak a sağlam bir tokat attım. Yere yığıldı. Aptal diye bağırıyordum. Burak yerde ağlamaya baslamisti. O sıra dışarıdan çıngırak sesine benzer zil sesleri geliyordu. Burak yerden kalktiginda yüzünde dehşet verici bir ifade vardı. Ağzı açılmış tükürükleri akmış gözleri kızarmış sabit bir noktaya bakarak kahkaha atıyordu. ibrahim le yuzyuze geldik birbirimize baktık. Buraka bağırdım. Gerizekalı şaka yapmanın sırası mi yuru arabaya binip gidelim.

    Burakta hiç bir değişiklik olmuyordu. Bu sefer hakikaten şaka yapmadığını anlamıştım. Burakin içine cin girmişti. Emin olmak için ezan okumaya başladım. Burak bağırmaya suss suss diye bogurmeye başladı. ibrahim ve ben artık ağlıyorduk. Ama ezanı kesemedim. Eshedu enne muhafazid en derken Burak acı çekermiş gibi kendini yerden yere atıyordu. O sıra dış kapı şiddetle vurulmaya başladı.

    ... Okuyorsaniz şuku ve yorumla destek olun arkadaşlar.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      kardeşim yazsana niye yazmıyon amk hade yaz seni bekliyoz
      ···
    2. 2.
      0
      Bugün akşam yazacağım inşallah
      ···
   tümünü göster