-
51.
+1Sabah ibrahim'in çağrısı ile uyandım. "Hacim kalk kalk "
"Hayırdır ibrahim bu telaş ne " dedim
"Kanka Burak yok. Ne zaman gitti bilmiyorum ama yok" dedi.
Dün gecenin uykusuzlugu ve pgibolojik yorgunluğu ile bugün öğlene değin anca uyanmıştık. Kendimi hala uykulu hissediyordum. Ağır ağır yataktan kalktim. "Kanka dur şimdi bakarız, buralardadır nereye gidecek. Hele bi giyineyim" dedim.
ibrahim ise evin içinde volta atıyor " aptal çocuk haber vermeden nereye gitti" diye söyleniyordu.
Kalkıp giyindim. Evde odaları dolaştık ses seda yoktu. Telefonla aradık çekmiyordu dağ başında. Gel dışari çıkalım dedim. Evin etrafına bakindik. Odunlugun oralara, ormanın iç tarafına baktık hatta dereye kadar inip baktık yoktu. geri eve dönüp unuttuğunuz çatı katına baktık, yoktu. Bu sefer benimde içinde bir kurt düştü. Telefon çekmez ya hadi bir daha arayalım dedim ama bahtsizligimizdan çekmiyordu telefon. Biz böyle ararken aksam olmuştu vakit. ibrahim "la oğlum olum sakin cinler kaçırmış olmasın Burak i" dedi. "yok daha neler yahu" diye karşı çıktım ama içten içe benimde zihnimi kemirip duran bir evhamdi bu. Yoksa dün gecenin korkusundan dolayı sacmaliyor muyduk. Ama nerede olabilirdi. Haber vermeden nereye giderdi. Bu saat oldu neden dönmedi. Ya gelmezse, napacagiz ailesine ne diyeceğiz. Allahım tatil kabusa dönüyordu. O sıra gözüm kapının çaprazındaki askiliga takıldı. Gelirken balık tutmak için getirdiğimiz olta yerinde yoktu. Sinirden gözlerim kan çanağına döndü "Ulan Buraak" diye hançeremi yırtarcasina bağırdım.
Burak büyü yapmaya gitmişti.
başlık yok! burası bom boş!