Evet Tanrı olarak kabul ediyorum, aslında iznik Konsülü hakkında kimsenin dediklerine inanmayın benim bile Vikipedi'den bakabilirsiniz bir alıntı;
Tarihsel kaynaklara göre iznik Konsili’ne katılanlar sadece isa’nın tanrılığını tartışmak için toplanmışlardır. Bazılarının yanlış olarak düşündüklerinin aksine, iznik Konsili’nde incil metni tartışılmadı. Atanasyus ve Aryus, karşıt tezleri savunmak için aynı incil metnini kullandılar.[3] Konseye katılanlar arasında incil metni ya da içeriği konusunda herhangi bir ihtilafın olduğu kesinlikle kaydedilmemiştir.

Yani sanılanın aksine incil'in içeriği tartışılmadı. isa'nın Tanrılığı tartışıldı. Şimdi içerik tartışılmadığına göre gelelim
Yuhanna incil'inden isa'nın Tanrı olduğunu destekleyen ayetlere..
Yuhanna 10:30 Ben ve Baba biriz.”
YUHANNA 20
26 Sekiz gün sonra isa’nın öğrencileri yine evdeydiler. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken isa gelip ortalarında durdu, “Size esenlik olsun!” dedi. 27 Sonra Tomas’a, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. imansız olma, imanlı ol!”
28 Tomas O’nu, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı.
29 isa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?” dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”

Görüldüğü gibi isa Tanrı olduğunu inkar etmemiştir.

Aslında uzun uzun konuşulması gereken bir konu. Burada biraz yüzeysel kalabilir tartışma.

iznik ile ilgili ben de bazı okumalar yaptım. Aslında konsülün toplanması biraz siyasi.
imparator konstantin liderliği ile toplanmıştır. Ve senin dediğin gibi isa'nın tanrılığı bu konsülde karara bağlanmış ve kutsal kitaplar dörde indirilmiştir. Bir bakıma katolikliğin temelleri burada atılmıştır.

Yani daha öncesinde isa'nın tanrılığı genel kabul görmüş bir inanç değil. Bu tarihten sonra Avrupa'nın da kaderi belirlenmiş oluyor. Çünkü din siyasetin oyuncağı olmuş ve katolik ve ortodos mezhepleri bu siyasi oyunlar sonucu oluşmuştur. Bir yanda katolik mezhebi ve Papalık , diğer yanda da ortodoksluk ve patriklik kurumu. Ki bu iki mezhep neredeyse iki ayrı din gibi ayrışmıştır.

Ve çok daha sonra 1500'ler civarında senin de çok iyi bildiğin gibi martin luther'in görüşleri ile şekillenen ve protest tavrı ile diğerlerinden ayrışan, bir anlamda ruhban sınıfı reddeden teolojik mezhep protestanlık ortaya çıktı.

Bunları, konu ile ilgili bir parça bilgi sahibi olduğumu anlatmak için yazdım.

islam'a gelince; islam yaratılmış bir tanrıdan söz etmez. Başlangıcı ve sonu yoktur. Her şey ona muhtaçtır, o hiçbir şeye muhtaç değildir. islam inancında tüm peygamberler herkes gibi insandır. Günahsız bile değillerdir. Kuran'da arkadaşınız muhafazid diye bahseder örneğin ondan.

islam,a göre diğer dinler diye bi yaklaşım yoktur. Tek bir din vardır ve o da Allah'ın yolu, sevgi ve barış yoludur. islam'dır yani. (islam keimesi barış anldıbına gelir.) Bazı ergenler,"o zoman neden kafa kosuyolar isidciler?" diye soracaktır. Çok önemli bir noktayı atlıyor herkes. Kimse, ama hiç kimse dininin ne olduğu ile ilgili ya da mensubu olduğu dinden sorguya çeklmeyecek. inancı ile ilgili sorgulanacak. inancı din oluşturmaz, inancı insanın kendisi oluşturur. Sürüler halinde sorgulanmayacağız yani...
Aynı kafa yapısı "ama haçlılar?" filan diye de soruyor. zaten.

Herkes yalnız ölür ve kendi inancını nasıl oluşturduğu ile hesap verir.

Bu konularda ikna etmek üzerine tartışmayı doğru bulmam. Çünkü herkesin dini ve inancı kendisini bağlar.

Selam olsun.