Evet konuya giriyorum.
Şimdi kardeşim ödül mekanizmasından bahsetmişsin bu ödül mekanizması olayı, senin düşüncene göre yaşayan kardeşlerim içinde geçerli çünkü; inançlılar nasıl kafasındaki boşluğu bir yaratıcıyla dolduruyorsa, 'keşfettiğimiz veya öğrenemediğimiz şeyleri algılayamıyoruz çünkü zihnimiz o kadar evrimleşmedi.' düşüncesiyle dolduruyor bu kafa boşluklarını. Yani onlar da yasa haline gelmemiş, hatta çürütülmüş bir evrim teorisine ya da bu teoriyi baz alan başka bir teoriye inanıyorlar.
Evrim teorisine minnettarım evet çünkü insanlığın bu konuma gelmesinde büyük katkıları vardır. Fakat çürütülmüştür. Termodinamiğin 2.yasası entropiyi yani varlığın gittikçe düzensizleştiğini ve karmaşıklaştığını savunurken; evrim teorisi varlığın gittikçe düzenli hale geldiğini, sistemleştiğini kısaca mükemmeliğe gidileceğini savunur.
Ayrıca biraz kurandan bahsetmek istiyorum; kuranda gün kelimesi 365 kere geçmesine rağmen, ne 1300 yıl önceki okuma yazma bile bilmeyen muhafazid ne de muhafazidten sonraki arap coğrafyası bir yılın 365 gün olduğunu bilmiyordu. Kuranda melek-şeytan, kadın-erkek, cennet-cehennem kelimeleri de aynı sayıda geçer. Bunları; yıllarca indirilme süreci olan bir kitabın içinde böyle rastlantılar olmasını muhafazidin uydurmuş olması imkansıza yakındır çünkü insan belleği bunları hatırlamakta çok zorlanır.
Son olarak yine kuranla ilgili birşey söylemek istiyorum; kuranda kara kelimesi 13 defa su kelimesi 32 defa geçer ve şuan dünyanın yüzeyine göre kara ve su oranı %71 su &28 kara olarak hesaplanmıştır. Kurandaki su kelimesinin kara-su kelimelerinin topldıbına oranı % 71, kara kelimesinin kara-su kelimelerinin topldıbına oranı da %28dir. Bu da tesadüfse gel beni gib artık.