Aslında bölerek anlatacaktım fakat uğraşamıyacağım için alın olayın tamamı:

Bir gün işten dönerken çok fena sıkıştım, kapıya yaklaştıkça artan sidiğin taziğiyle merdivenleri üçer beşer çıkarak kendimi zor attım tuvalete. ilk bir dakika işemenin verdiği ferahlıkla farketmedim. sifonu çektikten sonra bi baktım su gitmiyor. deliğe doğru bakınca canlı bir şey var sandım irkildim. şaka yapmıyorum, çocukken kenefte ölü fare görmüş adamım ama bu sıçandan daha büyük bişi. sonra daha yakından eğilerek baktım, su bulanık olduğu için tam görünmüyordu o yüzden daha da eğildim derken burnuma su değince farkettim. mehehehe şaka lan. uzaydan çıplak gözle baksan görünecek kadar büyüktü amk. herif resmen turşu kavanozu büyüklüğünde bir şey sıçmış. hani bir kaç gün daha içinde tutsa ağzı dili filan oluşup konuşacakmışcasına büyük. on dakika kadar bunun insan zütünden çıkamayacağına, bu herifin bana şaka yapmak için plastik maketi boyayarak sahte tak attığına filan kendimi ikna etmeye çalıştım ama dürtüklemeye zütüm yemediğinden vazgeçtim. şöyle bi balkona çıkıp iki sigara içtim, geri geldim baktım hala yerinde duruyor. suyun dibine çökmüş. beton mu sıçtın mübarek. düşünüyorum, gözlemliyorum tekrar düşünüyorum yok. ne insan aklının alabileceği, ne de zütün sıçabileceği bir şey değil. en sonunda arayıp sordum.

+ aga sen tuvalette düşük mü yaptın, yoksa gizliden dinozor filan mı besliyosun?
- mehehehe yau dün yağlı yediydim.
+ olm ilk nesil playstation 3 gibi bişey bırakmışsın hangi yağdan yemekten bahsediyosun?
- ya bende denedim ama gitmedi bi türlü. işe gidiyodum acelemde vardı halledemedim.
+ e zaten kendi başına halledemezsin buna kahveden adam filan toplamak lazım.
- abartma lan, akşam gelirken bi şeyler alırım hallederiz.
+ benzin al olm, komple ateşe verelim binayı başka türlü kurtuluş yok.
- tamam lan uzatma.

herif hem suçlu hem güçlü iyi mi? akşam gelirken bulduğu çözümde dal parçası. ağaçtan incecik dal koparmış getirmiş parçalamak için. turşu kavanozu kadar diyorum. taş keskisi getirse onunla bile zor parçalanır zevat. haliyle getirdiği dal daha ilk savurduğunda ikiye bölündü. akabinde bitsin bu işkence diyerek evdeki eski ekmek bıçaklarından birisini verdim. iğrenç herif kendi iğrenmediği gibi dilimlerken bana espri yapıyor. bi dilimde sana veriyim mi olm frambuazlı yaptım mehehe filan diyor. sonunda sekiz parçaya filan böldüğünde iki kova çamaşır suyu içeren kaynar su ile zor defnettik hayvanı.

Kısacası Böyle bir huur evladıdır efenim kendileri arkadaşım diye söylemiyorum tam bir huur evladı . Bak yine elim ayağım titredi aklıma geldikçe :((