+5
"eğer toplumun ön yargılarından uzak bir yaşam istiyorsanız"
-öncelikle toplumdan soyutlanmakla iş çözülmüyor, bunu bir ayırt edin. topluma karşı tavır almak da çözmüyor. benim bu yönde geliştirdiğim yöntem, tamamen bilgi birikimi. herhangi bir konu olsun, siyaset ya da futbol, bugüne dek bildiklerimi çok sade bir anlatım ile sunarak onlara doğrunun ne olduğunu anlatıyorum. tatmin edici bir anlatım tarzınız olursa, zaten karşıdaki size boyun eğecektir. önemli olan bilgi ise, bilgiyi pazarlamak ayrı bir önem taşır.
- toplumsal bir baskı içerisinde iseniz, herhangi bir olaydan ötürü üzerinize yapışan damga olabilir bu, bu durumda yapmanız gereken şey haklı olup olmadığınızı "objektif" bir şekilde tespit etmenizdir. bunu objektivite adı altında başka fikirlerle karar verme olarak aşıladılar eğitim sistemi ile, fakat objektifliğini kaybettiren şey karşıdakinin sizi sindirmeye yönelik bir istemdışı tavır halinde olmasıdır. haksız iseniz yapacak tek şey olgunluk ile hatanızı kabul edip, bir daha yapmamanız için yöntemler bulmanızdır. haklıysanız zaten hakkınızı "kibar" ve "mantıklı" bir dil ile açıkladığınızda, vicdanen yükümlülüğünüzü kaldırmış olacaksınız zaten. bu da karşıdakinin düşünsel önceliklerine bağlı olarak size geri dönüt sağlar, yine de sen haksızsın diyorsa muhatap bile almanıza gerek yok.
-fikirleriniz, sizi toplumdan uzaklaştırıyorsa bundan asla çekinmeyin. kendi mantığınıza uyan bir fikir, başkalarına uymuyorsa bu onların kitlesel olarak manipüle edilmesinden başka bir nedenle açıklanamaz. bunu deme sebebim ise gayet net beyler, çoğunlukla uyumsuzluk çektiğimiz düşünceler başlığımızın konsepti ile aynı konular oluyor. bu nedenle, işi çirkeflikten uzak bir şekilde benim yaptığım gibi mantık çerçevesinde güzel ve net açıklamalar ile karşıya sunun.
-sürekli olarak birileri sizi eziyor ise, sizin ben aklınızı gibebilirim. gerçekten, bu tamamen "acaba ne derler?" salaklığından kaynaklanıyor. vicdanınızı çekin atın bir kenara, gerek olduğu zaman zaten hissedersiniz. sizi ezmelerine asla taviz vermeyin, çünkü bir yerden sonra bireysel saldırılar kitlesel saldırılara dönüşebiliyor. bir arkadaşın dalga geçtiği konunun tüm çevrede gündeme gelmesi gibi. bu dalga büyür gider, en sonunda "ben buyum, sorunu olan varsa kendi kusurlarını da koz olarak oynasın" diyerek sınırınızı çizmezseniz bir "silik" olarak yaşamaya mahkum kalırsınız.
Tümünü Göster