1. 76.
    0
    02 mayıs 2005 tarihinde istanbul üniversitesi avcılar kampüsünde eğlenceli bir konser vermiş olan grup.
    ilk olarak şunu sölemeliyim ki linkin park ın toplasanız 2 parçasını anca severim. bunlarda in the end ve a place for my headdir.
    manga grubunun da sadece bir kadın çizeceksin şarkısının sadece nakarat kısmını bilmekteydim (klibi berbat olduğu için sonuna kadar izlemeye hiç dayanamadım). geri kalan parçaları hakkında hiç bir fikrim yoktu.
    konsere gitme sebebim de ilk olarak beleş olması ikinci olarak da o saatte yapacak daha iyi bir şeyin olamamasıydı.
    bu şartlar altında başta pek eğlenecekmişim gibi gözükmüyodu. arkadaşlarla beraber sahneye çapraz bir yere yerleşip etrafta fazla alkol alan ve yanlarında erkek arkadaşları olmayan kzılar var mı diye bakınmaya başladık*.
    manga sahneye çıktığıdna ilk dikkat ettiğim gitarist ve solist niye gömleklerinin en üst düğmelerini iliklediğiydi. bir de girer girmez merhaba demeden başladılar çalmaya. meğersem karizmatik giriş yapmışlar en azından arkadaşlarım öle söledi.
    konserine gittiğiniz grubun veya sanatçının hiç bir şarkısını değil bilmek, duymamış olmak çok garip bir duyguymuş. iyice baymaya başlamıştı bir baktık gangasta's paradiseçalmaya başladı. o ana kadar bu admalar bütün albümü çalsalar bile konser max 1 saat sürer diyorduk ki elemanların cover yapabileceklerini unutmuştuk. iyi dedik en azından sözlerini bildiğimiz bir şarkı çaldı eşlik ederiz. gene albümden çalmaya başldılar çaprazda durduğumuzdan solistin ne dediğini anlamdığımız için iyice sıkılımaya başladık. tam dönelim diyorduk ki çalmaya başladıkları parça tanıdık geldi. bariz du hastçalıyordu. o anda sahneyi karşıdan görebilecek bir yere doğru hücuma kalktık. giderken aklımda manga+du hast=? sorusu vardı. sahnenin karşı tarafına geçince çapraza gelmeyen sesin nereye gittiğini fark ettik. aynı gazla biz de du hastdiye bağırmaya başladık. her ne kadar solistin sesi till lindemann'ın sesiyle alakasız olsa bile o anda adamlara karşı görüşümüz değişti. bazı şarkıları kulak tırmalasa da kulağa hoş geliyorlardı. tabi ilk defa duyduğumuz için pek birşey anlamıyorduk.
    sonlara doğru solist işte en zevkli kısıma geldik deyip evdeki sesi söylemeye başlayınca konser boyunca olduğu yerde kılını kıpırdatmayan bir kişi olarak istem dışı zıplamaya başladım.
    konser bittiğinde bolca bira tüketmiş grup olay çıkartmadan dağıldı. biz de geldiğimiz gibi * geri döndük*.hatta dönerken saatlerimize baktığımızda 10 saat sonra dünyanın en sıkıcı derslerinden birine gireceğimizi de niliyorduk. genede eğlenmiştik...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster