07:30da alarm çaldı, erteledim. 07:40ta kapattım. 08:10 arkadaşımın gerçekleştirdiğimiz telefon görüşmesi üzerinden verdiği "kalk mınakodumun kalk lab var yoklama alıyorlar" uyarısı üzerine yataktan fırladım. altımdakini çıkarıp kot giydim ve dışarı çıktım. 08:30da derslikteydim. tanımadığım bir kadın beynin ödül-ceza sistemini anlatıyordu. arka sıraya geçip uyudum. uyandığımda ders bitmişti, imza atıp çıktım. fotokopiciye uğrayıp haftaya gerçekleşecek olan uygulama sınavlarının çıkmış sorularını aldım, ardından bir pastanede kahvaltı yapıp eve geçtim. önce bir güzel sıçtım. devamında bilgisayarı açıp hearthstone oynadım. daily questi tamamladıktan sonra uygulama sınavlarıyla alakalı videolar seyrettim. akşama doğru sabah konuştuğum arkadaşım evime geldi ve arkamdaki koltuğa kıvrılıp uyudu. 19:30da onu uyandırdım, aynı süre zarfında yemek siparişi verdim. 20 dakika sonra siparişim geldi, pos makinası apartmanın içinden çekmediği için satışı balkonda ben gerçekleştirmek zorunda kaldım. kuryeyi yolladıktan 1-2 dakika sonra apartman yöneticimiz geldi. "o pekekentlerden bir daha sipariş verme" dedi. nedenini sorduğumda kuryenin asansör kapısını tekmeleyerek açtığını akabinde kendisinin buna çok sinirlendiğini ve kuryeyi demir bir çubukla dövdüğünü belirtti. kendisini onayladım ve iyi akşamlar diledim. akşam yemeğimi bir güzel yedim. arkadaşım gitti. ben de hala video seyrediyorum. 1-2 saat daha seyredip bırakırım. günü noktalamak için de bi osbir çekip uyurum heralde.