+2
10 gibi devam ederim ama genede 1 part yazayım.
her şey çok sıkıcı geliyordu. ne yaptığım espriler anlaşılıyor ne gibleniyordum. hatta arada o amcık okuldan kaçıp eski okuluma gidiyordum. taşındığımız için eski okulum çok uzaktı. gitmek baya zahmetliydi + 1 gün devamsızlık + masraf. o zamandan belliymiş. sevdiğim şey için fedakarlık yapacağım. ama bazen gidince orada normal bir olaymış gibi karşılanıyordum. üzülüyordum biraz. bunlar da ileride yaşayacaklarımın spoileriymış ama farketmemiştim. aslında biraz zeki olup şu sonucu çıkarsaydım, daha mutlu olurdum.
bir şeyler için fazla umutlanıp o şey için gereğinden fazla emek verme. her zaman umutlarını minimumda tut. böylelikle oraya gitme sebebini daha iyi anlayacak ve istenmeyen bir durumla karşılaştığında üzülmeyeceksin.
matematiksel olarak açıklayımda iyice otursun kafanıza.
diyelim karıya gideceksiniz. bunun puanı 10 olsun. umutlanmaya başladınız, işte karı sarışın mavi gözlü olacak +5 puan ince belli koca zütlü olacak +5 puan göğüsleri kocaman olacak+5 puan. kafanızda kuruyorsunuz daha, işte inleyecek huurluğun zirvelerini yaşatacağım ona. aşkım bir daha diye yalvaracak vs+ 10 puan. toplamda olay 10 puanlıkken kafanızda onu 40 -45 puana çıkardınız.
şimdi gelelim giderlere karının ücreti 100 lira (- 10 puan yani) gireceğim günah (-10 puan) birine görülüp yakalanma riski rezil olma riski - 10 puan. toplamda 30 puan gideriniz var. geliriniz ne kadar 45 puan. değer mi? değer. net 15 puan elinizde kalıyor.
gittiniz, pekekente parayı verdiniz, geçtiniz salona karılar leş. travesti size el sallıyor gel canım benim diye, içlerinde hafif iyi biri var, o da size bakmıyor işim var diyor uzaklaşıyor, ölmek üzere olmayan am deliği leğene dönüşmemiş bir tanesini seçtiniz, kadın domaldı, strese girdiniz gibiniz bile tam sertleşmedi, tam moda gireceksiniz gözlerinizi kapattınız, kadın boşaldın galiba boşaldıysan çıkar gibi gereksiz bir soru sordu sizi soğuttu. donunu giydi toplanıyor. daha boşalmadım filan derken, elle yaparım ikinciyi istiyorsan +50 tele istiyor. kabul ediyorsunuz gereksiz masraf çıkıyor. (aşırı saçma bir örnek oldu kusura bakmayın ama örnek net ne dediğimi iyi anlarsınız en azından) sonuçta boşalıp eve gidiyorsunuz, keranenin kapısında mahallenin dedikoducusu bin alican la karşılaşıyorsunuz ooooo abim diyor selam veriyor sırıta sırıta, karıya gittiğiniz haberi habertürkte son dakika diye veriliyor. yanda da vegibalık resminiz gözünüze bant çekmişler. işte o adam diye anlatıyorlar.
beklenti neydi 45 puan, gider neydi 30 puan. ne kadar gitti 35, ne kadar geldi 5 bilemedin 10. aa noldu üzüldüm. eğer hiç beklentim olmasaydı. umutlanmasaydım baştan. bu işlere hiç girmezdim. girsem bile olumsuz şeyler olduğunda gibime takmazdım
anlatmaya çalıştığım şey umutlar güzeldir. ancak her zaman gerçekleşmeyeceğini kabul edin. eğer bu olgunlukta değilseniz sakın umutlanmayın en baştan.
neyse gidiyordum liseye arkadaşlara anlatıyordum adamlar böyle mal şöyle mal diye inanmıyorlardı bile. diyordum 1 ders saati boyunca konuşmuyorum ağzım açılmıyor diyodum. abartıyosundur vs diyolardı. adamlar hayal bile edemedi yaşadığım taktan anları. neyse şimdi ikinci lise maceralarımdan devam edellim. 10 da geri döneceğim.
Tümünü Göster