Part8-

Günler birbiri ardına geçiyor, kervanımla beraber hızla yol Katediyorduk. Artık Rodok sınırlarında son günümüzdü. Yarın Sabah SVADYANIN o güzel şehri Cennet Bahçelerine Yani Dhirime doğru yolakoyulacaktık.
Gecenin Sessizliğini, Jelkaladan dan gelen Ulak bozmuştu .Ulağın söylediğine göre Svadya Krallığı Rodok Krallığına Savaş açmış. Sınır bölgelerinde sürekli gitgeller yaşanacağı için Bu bölgede bulunmamamız Gerektiğini söyledi.

O an kervanı bir korkuyla beraber bir kaos ortamı sardı.
Kervan başı devreye girerek 1 saat içinde herkesin hazır olmasını, sınırdan uzaklaşmamız gerektiğini belirtti.

Herkes Hazırlanmış Yola koyulmuştuk.3_4 saat yolculuğun ardından Xilver Kalesi Yakınlarında Kamp kurduk.
Kervan Başı Konuşma yapacağını duyurup herkesi bir araya topladı. konuşmaya başladı
"Kardeşlerim bildiğiniz üzere Svadya Krallığı bizlere savaş açmış. Bu sebeple Tulgaya gidiş istikametimizde ufak bir değişik oldu. Artık Yolumuza Güneyden Yani Sarranid Sultanlığından geçerek devam edeceğiz."
Ne olduysa herkes birden bağırıp isyan etmeye başladı, bir grup kervan muhafızı bundan cesaret alarak Jelkalaya geri döneceklerini söyledi. Olanlar dan hiç bir şey anlamıyordum . Daha önce ülke dışına çıkmış altaya dönerek " ne var ki bu sarranidde insanlar neden bu kadar hırçınlaştı" gibi sorular sordu. Altay Hemen ürkek bakışlarla cevap verdi. " Sarranid demek, Çöl demek Çöl demek , Vahşi Hayvanlar, Çöl fırtınaları ve de en Kötüsü Çöl haydutları demek" diyerek bitirdi. "Her ülkede haydut çeteleri var ne varmış "bunda tarzında saçma cümleler kurdum. " Hani bizim ülkede Bir Haydut Grubuna Rastgelmemek için tanrıya dua ederiz ya, Sarranidde ise Bir Haydut Grubuna Rastgelmemek için dua Ederler. Yani senin anlıyacağın SULTANLIKTA ordudan çok Haydut çeteleri var " demesiyle yıkılmıştım.
Ne kadar korkup tırssamda , başka bir şansım yoktu. Artıkkader yolculuğum Bambaşka bir Hal almıştı. Sadece 50 kişi kalan Kervanımla beraber, Sarranid Çöllerine Doğru ilerliyorduk.