10-15 Dakika sonra salondan Cemil'in sesi geldi. "Abi gelsene şu televizyonun kanalları yine gitmiş" dedi biraz sinirli bi sesle.

Gidip gitmemek arasında ikilemde kaldım fakat doğal davranmaya çalışyordum bir iki dakika sonra girdim ve Serhat'ın Meryem Hanım'ı uzun sopasıyla giptiği çekyatın üstündeki kumandayı arıyordum. Cemil sormadan edemedi:
"Abi pek bi dalgınsın" dedi "Dersler falan vizeler başımı ağrıtmaya başladı biraz!" diye geçiştirdim.

Kumandayı alıp kanal taraması yapıyorken tekrardan kapı sesi geldi. Gelen Meryem Hanım'dı yüzünde hiç bu kadar makyaj görmemiştim hani altı kerhane üstü minare derler ya öyle bir makyaj vardı. Bizimle konuşmadan direkt Cemil'in odasına geçti ve o gece hiç odadan çıkmadı.