siz şimdi erik ağacı ne alaka yarram diyorsunuzdur.

anlatayım,

sene 2002, milli takım eşi benzeri olmayan bir başarıyla güney Kore'deki dünya kupasından üçüncülükle dönmüştü. ülke olarak yaşadığımız mutluluğu anlatmama gerek yok. biz de mahalle olarak bu galibiyeti bütün hücrelerimizde yaşıyorduk, sabahtan akşama kadar maç maç maç amk. mahalle takımına girmek için iki temel şart vardı; 1- ilhan mansız'ın o meşhur hareketini hatasız yapmak, 2- ümit davala saç traşı. hatta mahallenin aykırı çocuğu yılmaz, şişko ronaldo'nun traşıyla gelip marjinal görünmeye çalışmış ve kadro dışı kalmıştı. neyse. her günümüz ayrı bir macera geçiyordu; bi gün yukarı mahalleyle maça gidiyorduk ertesi gün aşağı mahalleyle. işte beyler günlerden bir gün ne yukarı mahalle maç teklif ediyordu ne aşağı mahalle. mal mal kendi aramızda dokuz aylık çeviriyorduk.. tam o esnada uğur bini geldi yanımıza; lan olm esme teyze dalları kırmadan erik almama izin verdi hiaaa gibi bişiler söyledi. biz de tabi hurra esme teyzenin evinin bahçesine daldık.. esme teyze de ölmüş hürmeten gömmemişler öyle bi teyze. bizi görünce biz aha yarra yedik dedik, ama hiç kızmadı; alın ama dalları kırmayın dedi. bizim uğur makak maymunları gibi daldan dala atlıyor ne var ne yoksa en iyilerini alıyordu. ben biraz kiloluydum yalan yok küçükken. o yüzden bu binten düşenleri topluyordum. esme teyze sonra halime acıdı mı ne olduysa bana seslendi; yavrum sen niye toplamıyon! teyze ben.. eueueu bişiler geveledim. kadın durumu anladı herhalde. önce bi kahkaha attı. sonra yukarı gel dedi eliyle gel gel yaparak. ben uğura bir el hareketi yaparak tamam esme teyzeeee diye çıktım yukarı. içeri girdiğimde kesif bir sidik kokusuyla karşılaştım önce. kadın tek yaşıyordu, ve oldukça yaşlıydı. beni görünce yavrum sana vermiyorlar mı diyerek sarıldı, şimdi sidik kokusu gitmiş, master digri bir tak takusu gelmeye başlamıştı. ben de tabi çocuğum mal mal bakıyorum buna. gel ben sana erik verecem dedi tuttu kolumdan en arka odaya zütürdü. ben hani erik esme teyze diyecektim tam, bu üstündeki bağbozumu kumaş kısakol elbiseyi omuzlarından zırank diye indirdi, yer çekimine çoktan eyvallah çekmiş memeler aynı anda laminant parkeye çevirdi kafaları. cem abinin deyişiyle belden aşağıyı sadece işemek için kullanıyorum lan yaş 9, benim için hiç bişe ifade etmemesinden olsa gerek mal mal suratına bakıyordum. bu, gel şunları yala erikler dolapta hepsi senin dedi. ben de amk çocuk aklı işte bebeği yok diye üzüldü herhalde kadın annecilik oynamak istiyor dedim içimden. bunun memeleri öpmeye başladım, meme uçlarının etrafı hep yaraydı o yaralara ne kadar feyk atmaya çalışsam da bir kaçını emmiştim. tamam hadi erikleri ver esme teyze dedim sonra. bu gitti dolaptan kıpkırmızı erikler getirdi amk kafam kadar. olum öyle bi mutlu olmuştum ki anlatamam. mahallede herkese dağıtmıştım, çok havalıydı. ertesi gün ağzımda yaralar çıkınca, annem erikten oldu herhalde demişti.

ondan sonra bütün kadınlara esme teyze gözüyle bakar oldum.. o yaralar o.. koku ıyyyy.