+2
\'\'Ulan ırkçılık ve milliyetçilik kokan bir yazıya benziyor. Acaba hiç okumasam mı ?\'\' dediğini duyar gibiyim genç adam.
Sakin ol şampiyon.
Bütün bir olaya uzaylı edasıyla baktığımdan emin olabilirsin. Çünkü bu tür hassas konularda taraf olduğun an olayın özünü kaybedersin.
Şimdi Tekrardan Selamun Aleyküm dostlar.
Umarım iyisinizdir (Ki hiç öyle olduğunu sanmıyorum)
Konuya inceden giriş yapalım...
NOT : BURADA ANLATACAĞIM HER CÜMLE BAŞLI BAŞINA BiR BAŞLIK OLUP AYRI AYRI KONUŞULABiLECEK ŞEYLERDiR. ANCAK KONUYA BAĞLI KALMAK ADINA VE KONUNUN DAĞILMASINI iSTEMEDiĞiMDEN SADECE KENDi BAŞLIĞIMIZ ÜZERiNDEN KONUŞACAĞIM.
Türk ve Türklük düşmanları her ne kadar kabul etmeye yanaşmasalarda peygamber efendimizin hadislerinde Türk\'lerden bahsedilmektedir.
Hatta peygamber efendimiz çok olumlu şeyler söylemenin yanında bizzat Türk\'ler hakkında Arap kavmine uyarılarda bulunmuştur.
Muhtelif kitaplarda Hz. Peygamber’in sefer sırasında Türk yapımı bir zırh giydiğinden ve“Kubbet’it Türk” ismi verilen bir Türk çadırı kullandığından bahsedilmektedir. Hatta meşhur Hendek Savaşı sırasında Hz. Peygamber, ordusunu bu çadırdan sevk ve idare etmiştir. Yine rivayete göre; Hz. Peygamber’in yakın çevresinde az sayıda da olsa Türkler bulunuyordu. Öyle ki; islam’ın ilk kadın şehidi Sümeyye’nin de bir Türk kızı olduğu ve asıl adının Pamuk olduğu söylenmektedir.
\'\'Ulan size kalsa dünyada herşey Türk anasını satiym\'\' diye fısıldadığının farkındayım koçum. Hayır hiçbir alakası yok. Dersi dinlemeye devam et ve Atatürk\'ün doğum tarihinden ileri gidemeyen tarih bilginle benimle aşık atmaya kalkma. Harcarım.
işte bütün bunlar, bize, Hz. Peygamber’in Türklerle karşılaştığını ve Türkler hakkında bir fikir sahibi olduğunu, dolayısıyla Türkler hakkındaki hadislerin de sahih olduğunu düşündürmektedir.
Hatta bu hadislerin pek çoğu, hadis bilginleri tarafından “Güvenilir Kaynak” kabul edilen “Buhari”, “Tirmizi” ve “Ebu Davud” gibi hadis kitaplarında bile geçmektedir.
Şimdi hepimizin bildiği bir hadisten yola çıkalım “Kostantiniyye muhakkak fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir.”
Buhari (et-Trah-ul Kebir, cilt 1, kısım 2, sayfa: 81)Ahmed bin Hanbel (Müsned IV/42, kahire 1313) El-Hakim
(el-Müstedrek IV/42-422, Haydarabat 1335)
Şimdi burada Türk\'lerden bahsedildiğine nasıl emin olabiliriz ona bakalım :
Öncelikle istanbul kaç kere kuşatılmış ve Kaç kere fethedilmiş bir bakalım :
Sayıları 29 olan kuşatmalar sırayla şunlardır:
M.Ö 340 Makedonya Kralı Phillippe
M.Ö 194 Roma imparatoru Septim Severus (Başarılı olmuştur.Şehir artık Romalılara bağlanmıştır.)
M.S 616 iran Hükümdarı Keyhüsrev
M.S 626 iranlılar ve Avar Türkleri ortak
M.S 665 Emevi Halifesi Muaviye
M.S 667 Emevi Halifesi Muaviye
M.S 672 Emevi Halifesi Muaviye
M.S 712 Emevi Halifesi I.Velid
M.S 722 Emevi Halifesi I.Velid (Yalnızca Galata Limanı alınmış, Arap Camii inşa edilmiştir.)
M.S 782 Abbasiler (Kent haraca bağlanmıştır.)
M.S 854 Abbasi Halifesi Mütevekkil
M.S 864 Ruslar
M.S 869 Abbasi Halifesi Mütevekkil
M.S 936 Ruslar
M.S 959 Macarlar
M.S 970 Abbasiler (Kent haraca bağlanmıştır.)
M.S 1203 Latinler (Latinler istanbul\'u 1261\'e kadar ellerinde tuttular.)
M.S 1302 Venedikliler
M.S 1348 Cenovalılar
M.S 1391-1396 Osmanlı Padişahı I.Bayazid (Şehir istanbul\'da bir Türk Mahallesi kurulması isteğine karşı çıkılması üzerine ablukaya alınmıştır.)
M.S 1412 Osmanlı Şehzadesi Musa Çelebi
M.S 1422 Osmanlı Padişahı II.Murat
M.S 1437 Cenovalılar
M.S 1453 Osmanlı Padişahı II.Mehmed (Başarılı olmuştur. Sonrasında şehir Türklerin hakimiyeti haline girmiştir.)
Selam olsun Mehmed\'e ve Askerlerine !
Şimdi tarihsel bilgilerin ışığında kim çıkıp \'\'Peygamber efendimiz burada Türk kavmini kastetmiyor !\'\' diyebilir ?
Bunun akla uygun bir açıklaması var mıdır ?
Yine şöyle bir hadis\'imiz var :
\'\'Benim ümmetimi öyle bir kavim sürüp, kovalayacaktır ki;
onların yüzleri enli, gözleri küçük,
çehreleri sanki üzeri derilerle kaplanmış kalkanlar gibidirler.
Onlar üç defa Arabistan yarımadasına kadar ilerleyeceklerdir.
ilk istilada onların önlerinden kaçanlar kurtulacaktır.
ikinci istilada hücuma uğrayanlardan bazıları helak olacak ve
bazıları da canlarını kurtaracaklardır.
Üçüncü istilada ise onların kökleri kesilecektir
(Artık istilalar son bulacaktır) işte onlar Türkler’dir.
Nefsim yed-i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki,
Türkler (çok yakın bir gelecekte) atlarını
Müslüman mescidlerinin direklerine bağlayacaklardır.
Ebu Davud (Nuseym b. Hammad, Kitabü’l Fiten, Atıf Ktp. No:602,V.121122)
Yine burada arap yarımadasının içlerine kadar ilerleyen üç seferi de yapan Türk\'lerdir.
Çünkü tarihte başka bir kavim fetih amaçlı arabistanın içlerine kadar girmemiştir ki peygamber efendimiz bizzat Türk\'ten bahsettiğini söylemiş zaten.
Şimdi bir diğer hadisimize göz atalım bu hadis üç kaynaktan alınmıştır ve ortalama aynı anlama sahiptir ki üç kaynakta da geçmesi bize doğruluk derecesini yine kanıtlar.
\'\'Habeşliler sizle uğraşmadıkça siz de onlarla uğraşmayınız.
Hele Türkler size dokunmadığı sürece
siz de Türkler’e (sakın) dokunmayınız!\'\'
Ebu Davud (Sünen-i Davud, IV.s:112)
Yukarıdaki hadis-i şerif Cüveydi tarafından şöyle nakledilmiştir:
“Türkler sizlere dokunmadıkça siz de Türkler’e dokunmayınız.
Zira onlar çok sert ve haşin tabiatlı kimselerdir.”
(El-Cüveyni; Tarih-i Cihan-güşa, 1, s:11)
Aynı hadis-i şerifi Hamavi ise ashabdan
Hz. Muaviye’den şöyle nakletmiştir:
“Sakın onların üzerine süvari birlikleri göndermeyiniz (harp etmeyiniz)
Türkler ve Habeşliler size dokunmadığı sürece
siz de onlara dokunmayınız.”
Yine bir hadisimizde imam Taberani Hz. Muaviye’den şöyle nakleder:
ibn-i Zi’l Kela anlatıyor:
Bir gün Muaviye’nin yanındaydım.
Ermeniye vilayetinin valisinden posta geldi.
Muaviye valinin mektubunu okudu, hiddetlendi;
sonra kâtiplerinden birini çağırdı ve ona
valinin tahriratına şöyle yaz, dedi.
‘idarendeki araziye Türkler’in akın ve yağma ettiklerinden
bunun üzerine arkalarından takip kuvvetlerini sevkettiğinden ve
bu takipçilerin yağma edilen şeyleri
onlardan istirdat etmiş olduklarından bahsediyorsun.
Anan sana matem tutsun, sakın bir daha öyle bir harekette bulunma,
Türkleri kışkırtma ve onlardan hiç bir şey istirdat etme.
Çünkü ben Resulullah’dan işittim.
Buyurdu ki; “Türkler yavşan otu biten yerlere
(Avrupa’ya) kadar ilerleyeceklerdir.”
Tarihte iki Türk hükümdarın Atilla\'nın ve Kanun\'inin avrupanın içlerine kadar ilerlediğini biliyoruz. Kronolojik sıraya baktığımızda işaret edilen hükümdarın Kanuni olduğu anlaşılıyor.
Yine başka bir hadiste :
\'\'Hıfz, on kısma ayrılmıştır: \"Dokuzu Türkler’de, biri diğer insanlardadır.\"
(Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevi (Ramuz’ul-Ehadis 4140 nolu hadis)
Hıfz kelimesi bazı kitaplarda hafızlık, kavrama kabiliyeti olarak tercüme edilmiştir. Merhum Mehmed Vani Efendi’ye göre ise muhafazakârlık yani dinini, milletini, vatanını, maddi ve manevi değerlerini, örf ve âdetlerini, namusunu koruma duygusunun her milletten çok Türk milletindedir.
Bir başka hadiste Taberi şöyle anlatmaktadır:
Hz. Peygamber Arap kabilelerin hücumu yılında (Hendek savaşı)
Medine’nin etrafında kazılmak istenen hendeğin sınırlarını çizdi...
Biz hiçbir zaman bu sınırları aşmak istemiyorduk.
Salman hendekten çıkarak Hz. Peygamberin bulunduğu yere geldi.
Bu sırada O bir Türk çadırını kurmakla meşgul bulunuyordu.
(et-Taberi II. S:568)
Sanırım Türk çadırını bilmeyen yoktur.
işte tüm bunlara rağmen Türk ve Türklük düşmanları Peygamber efendimizin Türk\'lerle ilgili bu hadislerini reddeder.
Birini reddeder anlarsın.
ikisini reddeder anlarsın.
Ama hepsini reddetmek nedir lan ?
Tüm bu kanıtlara, Hadis kitaplarına rağmen reddetmek nedir ?
Karşıtlığınız islam\'a mı Türk\'lere mi ?
Amacınız ne arkadaşım ?
Neyin peşindesiniz ?
Babanız böyle pasta yapmayı nereden öğrendi ?
Bunların hepsi mi uydurma ?
Ve tüm bunlara karşı çıkarak \'\'Tüm insanlar eşittir. Irkçılık yapmayın\'\' der eline bir kez bile Kuran-ı Kerim\'i almamış entelektüel görünen zat.
Ulan biz aksini mi iddia ediyoruz ?
Biz size ek olarak şunu söylüyoruz arkadaşım :
\'\'Tamam Allah herkesi eşit yaratmıştır ancak belirli dönemlerde belirli kavimleri diğerlerine üstün kılmıştır\'\' bunu anlamakta neden zorlanıyorsunuz ?