Yatıyorduk birden 3-4 saat önce gördüğün şeyleri hatırlıyor musun dedi ben de evet dedim unut onları ! diye garip bir sesle dedi . Korktum sesi çok tırsak geliyordu sonra bana döndü anlatıcam herşeyi dedi çünkü birtek sana güvenebilirim bana ihanet etmeyeceğine inandığım tek kişisin dedikardeşimsin öz kardeşim ne anneme ne de babama güvenebilirim dedi . Haklıydı da annesine güvenmemeliymiş . Başladı anlatmaya :
''Herşey annemle babamın ayrılmasıyla başladı. Anneannem bir büyücünün torunu bu büyücü karabüyüler ile çok ilgilenmiş kaç aileyi yerle bir etmiş ve binbir türlü cin kabilesi ile anlaşmalar kurup çıkarlar elde etmiş ve hiç bilemeyeğimiz şeyler yapmış iç organları kullanarak hayvanların sakatatlarıyla kanlarla saçlarla insanların hayatlarını karartmış . Anneannemin dedesi yani büyücü birgün yanlış birşey yapmış ve hiç muhattap olmaması gereken bir kabile ile muhattap olmuş kabilenin adını bile ağzıma alamam . Ölürüm ! Çünkü ben de onların kanını taşıyorum . Herneyse büyücü bunun sonucunda tüm parmaklarını ve bir gözünü vererek hayatta kalmış ama hayat onun için bir cehennemmiş her gün gelip etinden bir parça almış o cinler her gün onunla beslenmişler gece uyuyamamış her yeri tahriş olmuş sonra ölmüş ve cesedi yok olmuş ortadan . Ama köylüler onun bedenini kendisini gördüklerini hatta konuşup büyü anlaşmaları ile çıkar elde ettiklerini söylemişler . Ama anneannem hiçbir zaman görmemiş . Anneanneme dedesi sadece bir kutu vermiş bu kutuyu kullanmaması gerekiyormuş .