+16
Adamın sorduğu soruyu buralarda yeni olduğum için normalde bilemezdim ancak o meydanda yaşananlar ve kodoman muallaknin anlattıkları aklımda kalmıştı. Dururmuyum yapıştırdım Ronark Land diye. huur çocuğu kaskatı kesilmişti cevabı bilmemle. Benden böyle bir şeyi beklemiyordu sanırım. Biraz naz yaptıktan sonra anahtarı aldım ve diğer korumayı aramaya koyuldum. Yaklaşık 2-3 saat yürüdüm imanım gevremişti. O sırada bizim başkan hayrullah abiyle karşılaştık. Hayrullah abi hayırdır birader niye dolanıp duruyorsun diye sordu. Ben de vazifemi anlattım. 2. korumayı bulamadığımı söyledim. Bana linate adlı bir köyde bulacağımı söyledi. Biraz daha yürüdükten sonra linateye ulaştım. 2. koruyucu tam karşımda duruyordu. Yanına gidip anahtarı istediğimde bu huur çocuğuda farklı bir bilmece sordu.
"Aynı partideyseniz soyunuza soy katar, yoldan geçince herkes ona bakar, ona karşı gelirsen anandan çıktığın yere sokar"
Şöyle bir düşündüm ilk başta edebiyat yapmada anahtarı ver dayı desemde koçum bizimde vazifemiz bu dedi. Şöyle bir düşündükten sonra aklıma moradondaki o olay gelmişti. Yanımdan geçen parıl parıl parlayan o kendini beğenmiş bin. Neydi onun adı?
Buldum. Dante...
Sanırım fazla bağırmıştım. Etraftaki herkes bana bakıyordu. Dayı sessiz ol koçum diyerek elini cebine attı ve anahtarı verdi. Bir ara gel çayımı iç dedi. Vedalaştık ve yolumuza döndük. Neyse ki 3. korumayı çok zor bulmadım. Hemen ilerdeki köydeymiş. Bu şekilde birkaç köy gezdikten sonra son anahtara kadar toplamıştım. Sorularında hiçbirini bildiğimden değildi hepsi kulak misafirliğindendi. Civardaki tüm köyleri gezip dolaşsam da son anahtarı bulamamıştım ve bu canımı hayliyle sıkıyordu. Kime sorsam bilmem diyordu. Ta ki o ana kadar. O güzellik tekrar bana göründü. Fırsatı kaçırmadan ona da son koruyucunun yerini sordum o da o koruyucuyu aradığını istersem birlikte arayabileceğimi söyledi. Bu fırsatı kaçıramazdım. Fazla niyetli olduğumu belli etmeden olur gibisinden bir cevap vermiştim.