-
1.
+2Günler haftaları aylar haftaları haftalar yılları sonra hepsi günleri giberken yaşım 9 olmuştu. kocaman olmasam da Poole'de 9 yaşına gelen her erkek çocuğu artık büyümüş sayılırdı. küçük will gitmiş yerine artık bay will gelmişti. babam bile bay will diyordu amk. baba sen bari yapma dıbına koyim deyince de; bilirsin willam, lanet olası töreler her zaman seni yener diyordu.
9 yaşında olup "bay" lakabını almanın dışında hayatımındaki en önemli gelişme ezekiel'ı tanımam olmuştu.
Ezekiel'ı tarif etmem gerekirse; enteresan bir şekilde güzel bir vücuda sahipti. ve aynalar filminde oynamamıştı. bunun annesinin latin amerika kökenli olmasıyla bir alakası olabilirdi. zira annesi tumblr kızları gibiydi. babasıysa hödük barbar bir Anglosaksondu. Jütiler gibi kokuyordu huur çocu. kasabada onu görünce yolumu değiştirirdim. o derece sevmezdim bini. ezekiel ile akran olmamın yanı sıra günün yaklaşık 10 saatini beraber geçirirdik. işin enteresan kısmı birbirimizden bıkmıyorduk. o şair ruhlu bir bilim adamıydı. yani kendisini öyle tanımlıyordu. gerçekten de öyleydi; bilimin sanatla iç içe olması gerekir diyordu. stiv jops'un kafasında bir adamdı ezekiel.
to be..
başlık yok! burası bom boş!