-
3701.
+64 -7Babam beni o halde görünce şok geçirdi. Resmen çökmüştüm. Kabir azabı gibi azap yapmışlardı sanki. O kadar kısa süre içerisinde ne yaptılarsa artık bu hale gelmiştim. Dedem hemen kuzine üzerinden su alıp, beni ılık duşun altına soktu. Orada yıkandıktan sonra biraz açıldım. Dedem ben seni iyi edeceğim dedi yine kitabına sarılacaktı ama babam yok ben alıp gideceğim dedi. Bir tane nefesi kuvvetli hoca tavsiye etmişler köyde babama babam ilk başlarda diğer hocadan kaynaklı pek güvenemediğinden yok demiş fakat bu olanları kendi gözüyle de gördükten sonra dedemle biraz darılışsalar da mecburen çıktık oradan o dakika. Babam beni köye getirdi. Sabah olması zaten yakındı. Namaz vaktini bekledi. Namazını kıldı ve köyde ki ona hocayı tarif eden adamı aradı. Adam uyuyormuş o saatte babam yine de acil olduğu için kapatmadı telefonu… Adam Adıyaman da imiş. Adını vermeyeceğim hala hayatta ve bu işlere devam eden feyzli bir adamdır. Biraz yanımıza eşya alıp yola çıktık. Babam arabayı şehirde ki bizim evin önüne park etti. Oradan otobüs bileti alıp Adıyaman a doğru yola çıktık. Yolda iken sürekli geri dönme isteği vardı bende. Beni resmen ruhum içimde sıkıştırıyordu. Sürekli canım otobüsten inmek ve yürümek istiyordu. Sanki her yanım kaşınıyordu, beni o otobüsten indirmek için sanki bana baskı uygulanıyordu. iyice daraldım sanki yaklaştıkça daha da nefes alamaz hale gelmiştim. Sonunda Adıyaman a vardık. Oradan babam irtibata geçip birileri ile Hoca’nın numarasını buldu. Birkaç otobüstü vs... Hocanın evinin oraya vardık. Yeri tarif etmeyeceğim. illaki bilen vardır aranızda… Hocanın kapısını çaldık. Bir kadın açtı kapıyı hoş geldiniz gelin oturun dedi. Hocanın odasına girmedik. Salonda oturduk biraz bizden hariç bir kadın daha vardı sürekli düşlerini gıcırdatan gözlerinin içi deli gibi bakan bir kadın. içeriden bir adam çıktı. Onun peşine o deli kadını alacağına kapı eşiğinden bana bakıp kaşını çattı, sen gel bakim dedi. Sanki hastane amk 65 yaş üstü gibi aldılar beni içeri. Deli kadından zaten ses çıkmadı. Öyle beklemiştir gariban. Hocanın odasını tarif ediyorum. Arkasında köy evelerinde duvara asılı olan kumaştan yapılan geyik resmi, etrafta tavan ile duvarın birleşim noktalarından asılmış Arapça harfler yazan ama anlaşılmayan yazılarla dolu çerçeveler. Hocanın önünde rahle ve yanında bakış 3 tane çanak… Masanın üzerine mum yakmıştı bizden önceki çıkanlar için hala yanıyordu. Hoca odaya girer girmez minderine oturdu rahlesini önüne çekip başını eğdikten sonra hiç yüzümüze bakmadan bir şeyler okuyup durdu içinde. Okudukça da bir sağ bir sol omzuna üfleyip duruyordu. Bizbabamla ses çıkartmadan bekledik. Oradaki en çok dikkatimi çeken şey ise, Mumlar yanıyordu ama yanarlından ne eriyen kısımları akıyordu, nede en ufak azalma vardı. Bir ara buna dikkat kesildikten sonra ben, hoca alttan göz ucu ile bana bakınca mum parladı resmen ve pat diye söndü. Beni herhalde bu konularda yeni sandı. Biz neler gördük hoca efendi diyecektim ama demedim. Ufaktan bir şov yaptıktan sonra beni etkilemeyeceğini anladı ve başını kaldırdı.Tümünü Göster
-
-
1.
+5hocam son cümle nedir öyle o kadar olaydan sonra... :D
-
2.
0entry 158 sayfa 7 ayraç
-
3.
+4gitmişken adıyaman tütünüde alaydın panpa
-
4.
0küfür ve son cümle hikayenin anasını avradını gibti attı. yazıklar olsun.
diğerleri 2 -
1.
başlık yok! burası bom boş!