Beyefendi,Ellerini istemsizce dudaklarına zütürdü.Açık kalan ağzını kapatmak ister gibi bir tutum içerisindeydi.
Eline Telefonu alıp Adem’i aradı.

-“ Alo Adem ..”
-“ Efendim... ”
-“ Kapıdaki Elemanlar duruyor mu?” diye sordu heyecanla.
-“ Duruyolar... Hiç gitmiyorlar ki?”
-“ Polis yeleği lazım,Belki kimlikler,bulabilirsen..Bir de..”
-“ Bulunur.. Bir de ne?” diye sordu adem.
-“ Bir de Silah.” diye cevapladı beyefendi.
-" Var zaten silahları?" diye şaşkın bir ses tonuyla söylendi adem.
-" Geceye hazır olsunlar... "

Beyefendinin Gözü hala Bilgayar ekranında,Selim’in Polise kafa tutarkenki çekildiği jenerik pozundaydı.
Adem’in daha fazla konuşmasına müsade etmeden kapattı telefonu.
Viski bardağını tazeleyip kısa bir yudum aldı.

Ekşiyen suratını rahatlatmak için derin bir nefes aldığında ;

-“ Senmişsin bu şehri ateşe verecek fedai... ” diye mırıldandı kendi kendine Selim'in fotoğrafına bakarken