-
276.
+4"Ben illa ki bulurum kendimi affettirme yolunu" dedi.
Tam o sırada yaramda büyük bir yanma ve ağrı hissettim. Hasgibtir ağrı kesiciyi unuttuk anestezinin etki de gitti zaten kadın vermedi ağrı kesici falan.
Bu da her saniye zonklayan baş ve yanan bir yara demekti.
Bakışlarımdan anladılar hemen gittik Elizabethin yanına. Hem bu onu biraz olsa gözlemleme şansı verirdi bana.
Odaya girdik kimse yoktu hemen açtı tekrar baktı yaraya. Fazla mimik yapma dikişleri patlatirsin dedi.
O ara odada kamera var mı diye kontrol ettim.
Yoktu. Peki gizli kamera? Onu bilemezdim işte.
Kadının üzerini inceledim pek bir şey göremedim. Genç bir kadın bu arada en fazla 2 yildir çalışıyordur. Yazık harcanıyor bu güzellikle.
Bu işin peşini bırakmam ben. Bu odayı incelemeliydim kimse yokken. Ağrı kesiciyi alıp biraz uzanmak istediğimi söyledim sedyede. Richard abiye çıkmalarını söyledim. Yatıyorum kadın da bilgisayarla uğraşıyor. Duvarların her köşesine iyice baktım kamera falan yok. Ama saklamışlardır belki bir yere.
Kadın kısa süre sonra lavaboya gitti. Benim için fırsat. Bilgisayara baktım hastalarla ilgili dosya.
Çekmeceleri karıştırdım bir şey yok. En son çıkardığı doktor önlüğüne yöneldim bütün ceplere baktım kayda değer bir şey yoktu. Tam o sırada kadın gelmiş öhöm dedi.
Bakakaldım.
"Ne o bir şey mi arıyordun"
"Evet gizli kamera, dinleme cihazı falan."
"Benimle dalga mı geçiyorsun"
"Bak akşam 5 için sana güvenmem gerek anlamıyorsun."
"5 te görüşürüz biri girmeden lütfen çık odamdan."
Kapıyı vurdum çıktım.
Lan nasıl anlayacağım ben bu kadının ajan olmadığını amk.
Oda da kamera var mı onu da bilmiyorum. O an aklıma Waylon Park geldi. Adam yazılım mühendisi lan ne diye odayı aramakla uğraşıyorum
başlık yok! burası bom boş!