part15
etrafta sessizlik hakimdi. saat sabahın 5 buçuğuydu. buradan kaçmayı düşünüyordum. aklımda bi plan vardı. eğer işe yararsa bu sabah camillia ile birlikte dışında olucaktım bu deli hastanesinin. mert için ise yapabileceğim tek şey dua etmekti. ailem aklıma geldi. acaba şu an ne yapıyolardı, polise çoktan haber vermişlerdir diye geçirdim içimden. nihal aniden salona girdi. beni aşağıya çağırdı. masanın üstündeki incilin yanında duran tükenmez kalemi el çabukluğuyla aldım, cebime attım. merdivenlerden aşağı indim. binanın etrafını dolaşıp iskele ağzına yaklaştım dalgalı denizi seyretmeye başladım.5 dakika sonra ihtiyar ,nihal, diğer beyaz hırkalı ve camillia geldi.. nihalin elinde büyük bir çanta vardı .içinde ne var diye merak ettim. aslında biliyordum ne olduğunu. camiillianın üstünde rahibelerin giydiği kıyafetten vardı. boynunda da gümüş bir haç kolye. gözlerinden yaşlar süzülüyordu. makyajı akmıştı. bana ,gözlerimin içine bakarak beni kurtar diyordu sanki. gözleri o kadar masum bakıyordu ki... hüzünlenmiştim yine. kendimi toparladım. güçlü olmalıydım. sardalya karnımı ağrıtmıştı biraz. vücudumda adrenalin tavan yapmıştı. saat 5 i 52 geçiyordu.8 dakika sonra ritüel başlicaktı. tabi birşeyler yapmazsam...