/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 476.
    +3
    Beyler Zeynep benim 1 aylığına okulda gözükmememi istedi. ilk Eylül ayında okullar açıldığında ben orda olmayacaktım fakat sonrasında okula girdiğimde bomba gibi düşmemi istiyordu. Eski imajımı bana geri kazandırmak konusunda çok ısrarcıydı. Her zaman bana şey derdi (Hollywood konuşması vardı biraz hatunda tıpkı Ebrar gibi) "Bazı insanlarda Az gösteriş çok gösteriş demektir Atacım ve sen bu insanlardan birisin." Bütün bu planları yaptığı gün meyhaneye gidecek ve ona ilk defa rakı ısmarlıyacaktık, Zeynep ömründe rakı içmemişti ve denemek istiyordu, biz de Halil abi'nin mekandan kalktık (Şimdi burada tekrar ufak bir ekleme beyler, çoğu zaman biz orada otururduk, orası bizim zamanımızın sonlarına doğru kafe açtı makbuz kesmeye başladı ondan evvel, içerisnde oyun oynanan bir iki iş yeri olan kepenkli bir kahvehaneydi, biraz batakhane türevindeydi fakat gelen tipler genelde öğrenciydi o yüzden hiç öyle düşünmedik zaten mekan çok da kalabalık olmazdı. Zeynep gibi yakın kız arkadaşlarım hariç hiç bir kıza bu mekanı göstermedik tabii , o dönem de adı Yolgeçen Han'ıydı, biz kısaca Han der geçerdik. Hikayede de bundan sonra Han diyeceğim) Neyse, Han'dan kalkıp meyhaneye doğru yola çıkacaktık, Han'da Halil abi'nin yaptığı klagib tadilatlardan biri vardı ben de bir tanesinin üstünden atlayayım derken bir anda nasıl olduğunu anlamadan sağ bacağımdaki rahatsızlık nüksetti beyler, dizimdeki kaslar kendini bırakıverdi, diz kapağım yerinden çıktı öylece kaydım. Yerde yattım bir süre fakat bir türlü kalkamıyordum, Zeynep'in gözünden endişe akıyordu, sürekli elinde buzlarla dizime basmaya çalışıyor, omzuma vurup "Söz geçecek bak buradayım ben" diyordu. Ama beyler, bu acı sanki köprücük kemiğimi kırdığımdakine benzer bir acıydı, sızlama gibi korkunç bir ağrı.. işte o anda anladım, kırmıştım ama nereyi? Diz kapağımı mı? Hayır, hayır mümkün değildi. Hemen yakın olan Haydarpaşa Numuneye gittik babamın şimdilik endişlenmemesi için haberi olmamasını istedik. Ondan sonra da Orhan'ı ve Kaan'ı çağırıp Numuneye yollandık, Kaan da Orhan da Kadıköy'de oturduklarından çabucak geldiler, beni bir taksinin arkasına koymaya Halil abi Kaan Orhan ve Zeynep yardım etti, kafamı Zeynep'in başına koydum beyler, sağ dizim hafif kırık oturuyordum, Zeynep dizime bakıcna ufak bir çığlık attı, "Ata- ata diz kapağın dizinin üstünde duruyor" dedi. Harbiden aşağı bakınca diz kapağımın yerinden çıkıp taa yukarıya kadar geldiğini gördüm beyler, o kadar korktum ki sıçtığıma kısa süreliğine inandım. Zeynep bir eliyle gözlerimi kapadı, sonra ufak bir kasisten geçince ağrım korkunç şiddetlendi bir süre Zeynep'in elinin içine sessiz sessiz ağladım ama sonra gözlerimin karardığını hissettim beyler.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      naptın kendine amk tam bişeyler iyi gidecek diyorum bi yerden bi tak çıkartıyon sinirlendim
      ···
   tümünü göster