-
401.
+3Beyler koca bir partı yalan etti serkan yine.Tümünü Göster
---
Baştan tekrar yazıyorum o yüzden arada atlayabilirim. Nilgün'ün bacağından yukarı doğru iyice kaydım beyler, belli bir süre sonra elim artık iç çamaşırının üstündeydi, bana bakıp güldü sonra da ağzını açtı "Ebrar senin hakkında doğru konuşmuş, harbi tehlikeliymişsin Ayı" dedi. Biraz bozulmuştum beyler, demekki Ebrar benim hakkımda Nilgün'e konuşmuş onu bana yanaşmaması konusunda uyarmış mıydı? O zaman bu kız benimle niye konuşuyordu? Elimi çektim beyler hızlıca, ama Nilgün hiç alınmamıştı anlaşılan ki iki eliyle tutup elimi tekrar bacağının üzerine koydu. Öylece kaldım ben de beyler. Şimdi ufak bir ara verip burada şunu söylemek istiyorum, ben öyle yavşak olup da çok kız düşüren bir tip değilim, hatta çok kız düşüren bir tip de değilim. Ama bu hikayede üstüste kız düşürme modundayım, nasıl olduğu hakkında inanın benim de hiç bir fikrim yok fakat kızlar bir şekilde özellikle Ebrar'ı bilenler, eğer çok masum değildiyseler (ki çevremde öylesi pek yoktu Masal hariç) bir kızı böyle seven bir adamı hayatta kaçıramam diye düşünüyorlardı diye düşünüyorum. Bunun dışında uzun boyuma rağmen, kiloluyum beyler göbeğim filan var yani öyle fit bir tip değilim, yağlı-kaslı garip bir vücudum var pek de beğenilmezdi arkadaşlarım tarafından şimdi çok hayvanımsı gözüktüğü için tarzı olduğunu söylüyor arkadaşlar ama o dönem pek de tarzı yoktu Ayıcık derdi millet yani bize. Bunu da geçtim, ben kızlarla öyle tanışıp harcayan biri de değilim, lisede çok yaptım filan ama bıraktım o işleri. Neyse beyler sonuç olarak bu işler böyle ben hikayede lanse edildiği gibi yavşak her istediği kızı elde edebilen bir adam değilim, o yüzden de bu ne ulan hiç gerçekçi değil herif önüne geleni tokatlıyor demeyin çünkü ne yazık ki öyle yürümüyor. Artık dayanamıyordum açıkçası beyler Nilgün'le yiyişmeye başladık deli gibi yiyişiyorduk, mekan ergen mekanı filan ama biz hiç dinlemeden deli gibi yiyişmeye başlamıştık, nilgün bacaklarını bir süreden sonra benim kucağıma bile atmıştı fakat bu sırada sağ diziyle hafif taşşaklarıma basıyordu beyler, yalan yok canım da acıyordu. Ayrıldım bundan kısa süreliğine baktım öylece o da bana baktı, dedim Nilgün gelecekte çocuğum olmasını isterim ben. O da biraz daha bastı bana bakarak "Evet ama benim hoşuma gidiyo seni hissetmek" dedi. Ulan delisi bırakmıyor peşimizi diyemedim. dıbına koduğumun manyakları yine gelip beni bulmuştu. Madem hissetmek istiyorsun niye taşşağıma basıyorsun, patlarsa acilde hissederler diyemedim tabii. Öylece kafamı salladım yiyişmeye devam ettik, biraz alttan elimle okşamaya başladım bunu zaten soba gibiydi beyler, Nilgün'den sonra çok kızla görüştüm ama beyler bu kadar kolay fırını yakan bir kız daha görmedim, hatun çok kolay kıvama geliyordu. Tam bu sırada arkadan biri astım krizine girmiş gibi öksürdü. Kafamı kaldırınca Deniz'i gördüm, "Kanka tuvalete gidelim mi" diye hızlıca sordu. Anladım ki konuşmamız gerekiyordu, "Eyvallah" dedim. Çıkarken arkamdan Deniz'in yanındaki kız Nilgün'e soruyordu "Siz çıkıyor musunuz şimdi?" "Yok biz sadece arkadaşız" "Hee arkadaşça yiyişiyorsunuz yani"..
başlık yok! burası bom boş!