/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 226.
    +3
    Kağıtta "Efe'ye dikkat et Ayı, bu seferlik Ebrar için ikinizi kolluyorum" yazmıştı, Efe denen bir çocuk vardı beyler, adını duyar duymaz yıkıldım, çünkü eleman çirkin olmasına çirkindi fakat Ebrar'ın aradığı ilgiyi Ebrar'a gösterebilecek bir çocuktu, bunun dışında inanılmaz derecede zengindi, bazı günler okula spor arabayla filan gelen bir tipti, normal günlerde de şöförle geliyordu zaten, benim bu çocukla yarışmam için şansı bırakın, ihtimal yoktu. Eleman tedirgin olmadan ehliyetsiz Maserati süren bir tipti. Bunun dışında okulda force'u olan Ayhan kardeşimiz de belli ki Ebrar'dan hoşlanıyordu çünkü, bunu benim için değil Ebrar için söylemişti. işte şimdi iki kişiyi halletmemiz gerekiyordu, bunun tek bir yolu vardı o akşam ne yapacağıma karar verecektim, Ebrar'a ne olduğunu söylemeliydim. Ona her şeyi anlatacaktım. Onu nasıl sevdiğimi, aşkımın ne kadar büyük olduğunu ve onsuz bu işe gerçekten dayanamadığımı yanımda olmazsa gerçekten taku yiyeceğimi söyleyecektim. Okul çıkışı biraz konuşabilir miyiz? diye sordum. Kış geliyordu hava soğuktu, "Beni vapura üşütmeden bırakırsan olur Ata" dedi. Anlaştık dedim ben de çıktığımızda vapura doğru yürüdük aşağı doğru inerken ona konuyu açtım, seni seviyorum diyerek başladığım gibi anlattım anlattım ve anlattım iki kelimelik "Peki o zaman" cevabıyla yüreğimi yaktı, ne diyeceğini bilmiyordu çünkü: o böyle bir şeyleri hala hissedebiliyor olduğum ihtmalini çoktan bitirmişti ona göre ben yakın bir arkadaş belki uzaktan arkadaş olmak istediği eski sevgiliydim, durum hiç iyi değildi hayatta tek tutunduğum dal, belki de uzun süredir bir tanem dediğim Ebrar'ı kaçırıyordum elimden, bitiyordu beyler en sonunda. Vapurun önüne geldiğimizde, onu çok kıskandığımı söyledim. Omuz silkti Ebrar hanım, ona göre bu doğal bir olaydı anlaşılan Ebrar'ım lütfen diye yalvarana kadar uzun süre sessiz sessiz oturdu. En sonunda kafayı yiyip sokakta yürüyen dallamaları yanından geçince kıskanıyorum, onlar da senin kokunu alıyorlar, almamalılar diye sinirlendim. Elimi tuttu, gözüme bakıp Ata, sen benim en yakınımsın, gitmeni istemiyorum ama gitmek istiyormuş gibi konuşuyorsun dedi. Haklıydı, daha fazla Ebrar'ın yanında kalmam mümkün değildi, bu kıskançlıkla yakın zamanda birilerini öldürecektim ya da kız iyiden iyiye önüne gelenle çıkmaya başladığı şu dönemde beni de yine elden geçirip belamı tekrar gibecekti. Bu işin böyle kapanmasını istemiyordum fakat başımı olumlu yönde salladım, Ebrar'ım gideceğim ben dedim, mecburum dedim. Aaah, baloyu unutma ama diye yanağıma ufak bir öpücük kondurdu. Ne balosu, heee o balo mu? LAN?!
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster