+1
Dans ederken gittik sandalyelerimize oturduk 50 centin en sevdiğim şarkısı çalıyordu anlamsızca, ancak jazz bluesvari bir ritmi olduğundandır heralde
50 cent-when it rains it pours
Anlam veremediğim derecede güzel bir melodisi vardı en sevdiğim şarkılardandır hala ve bu benim en özlediğim tadı yaşatacak ana tanıklık edecek bir andı şarkının sonuna geldiğimde aramızda bir anda romantik bir çekim olmuştu anlam veremediğim bir biçimde ancak yaklaştıkça yaklaştık...
Yaklaştıkça yaklaştık...
Dudaklarımız birbirine değmek üzereydi gözlerimiz aynı hizaya geldi ve bir anda döküldü o cümle...
Heather i love you... Do you love me?
O da dokunaklı bir sesle i do dedi ve şarkının sonunda dinleyenler bilir bir yağmur sesi ve eşliğinde silah sesleri gelir ve bir kadın güzel bir sound ile süsler...
O anki romantizm yağmurun sesiydi...
Kalp atışlarımız silahın sesiydi...
O sound ise kaderimizdi...
Sevdiğim kadın kendini bana bırakmış dudaklarımız sanki kaybettiği hissi geri kazanırcasına hücum ediyordu...
Ve ben 2 dakika kadar dudağımın emrindeydim...
Ve o andan sonra bir anda göz göze geldik...
Ve ben yağmurdan sonra gelen toprak kokusunu almışcasına rahatlamıştım...