+132
-17
ablamın üstünü örttükten sonra sessizce döşeğime gidip yattım, sabah uyandığımda ablam oda da yoktu ve kapı açıktı, sonradan farkettim ki eşyaları da olduğu gibi yerdeydi. hemen önlüğümü giyip mendilimi arka cebime atıp çıktım. daha okula 1 buçuk saat vardı ablamı aramaya koyuldum, onu tanıyan esnafa sormak geldi aklıma ama sonra kendi kendime tanımayan esnaf yok ki amk, hepsini nasıl gezicem diye söylenirken, arkadaşım toygarın sesini duydum aliii aliii koşş! ablanı gibiyolar diye bağırarak yanıma geldi, nerde lan nerde! diye cevap verdim. meydan da dedi, gittiğimde gözlerime inanamadım, hollanda ineği gibi memesi olan ablam geçen gün mısır aldığım süt mısırcı hamdi abiyle gibişiyordu, gibişin sonuna yetiştim ancak. gözlerimi yaşlı halde gören hamdi abi alicim ayıp değil mi, geçen gün ekmekleri parkta unutmuşsun bende ablana gelip veriyim dedim, al bak sanada süt mısır getirdim diyerek elime mısırı tutuşturdu, sinirden gözümden yaş gelmeye başladı durdum durdum ve ona dedim ki, tuz yok mu abi.