-
51.
+5Resimlerine baktım her gün, telefonu elime sadece senin güzel yüzüne bakmak için kullanıyordum. Bilgisayarı sadece nasıl olduğunu, nerede olduğunu, ne yaptığını öğrenmek için kullanıyordum. Kendime defalarca söz verdim, bakmayacaksın, takip etmeyeceksin, üzülen sen oluyorsun, onun senden haberi bile yok diye. Yine de dönüp dolaşıp geldiğim yer başlangıçtı.Tümünü Göster
Bir ay olmuştu sanırım seni içime hapsedeli, az biraz bununla yaşamaya alışmıştım. Kırgındım, kızgındım ve çok çaresizdim. Yardımını isteyeceğim birinin bile olmaması işleri daha da zora sokuyordu. Ağlama nöbetleri geçiriyordum, ufak ya da büyük önüme çıkan tüm engellere karşı aşırı hassaslaşmıştım. Annem beni böyle görmeye dayanamadı, bir pgibolog ile görüşmemi teklif etti. Durumun bilincinde değildim, çözümü olmayacağını biliyordum ancak yine de kabul ettim.
O hafta içerisinde pgiboloğum ile görüştüm. Hissettiklerimi, kendimi ne denli yalnızlaştırdığımı, kendime olan kızgınlığımı anlattım. O an düşündüm de, dışarıdan bakıldığında çok basit bir konu gibi görünüyordu ancak beni içten içe nasıl bitirebiliyordu anlamıyordum?
Bana bazı şeylerin sormasının ardından odadan çıkabileceğimi söyledi. Pgibiyatr'a sevk edildim, aradan zaman geçti ve belirtilerin "Majör Depresyon" olduğunu açıkladılar. Bir takım ilaçlar, görüşmeler doğrultusunda geçeceğini, ancak bu duruma getiren sorunun tamamen kafadan atılmaması halinde sürekli tekrar edeceği söylendi.
ilaçlar, bu ilaçların çözüm olacağını düşündüren şey de neydi? Bir insanı bu haplar mı unutturacaktı? Yine de önyargı düzeyi çok düşük biri olduğumdan kullandım. Yaradı, seni umursamamayı öğrenmiştim. Ancak bıraktığımda daha kötü bir düşüş olacağı kanaatindeydim. Bu şeyleri kullanan bir sürü tanıdığım vardı ve yaşattığı şeyler ciddi sorunlardı.
Yarınım yokmuş gibi kullandım, ilk önce içki ile kullanmaya başladım. Ölümden korkacak bir halde değildim, rüyamda bile defalarca kendimi öldürmüştüm. Bir yandan ise bunu yaparken çok aciz hissediyordum. Daha sonra dozajından fazla kullanmaya başladım, kullanmaya başladıktan 2 ay sonra iki kat daha fazla doz alıyordum. Ve bir gün beklenen oldu.
içki ile beraber fazlaca hapı yuvarladım, amacım kendimi öldürmek olmasa da bu ihtimali göz önünde bulundurarak yaptığımı hatırlıyorum. Uyandığımda annem midemin yıkandığını söyledi. Koluma serum takmışlardı, serumun bitişini bekleyip tuvalete gittim. Aynaya baktığımda herkesin hatırladığından çok daha berbat birisi vardı. Göz altları mosmor olmuş, yanakları çökmüş, cildi bozulmuş bir ben vardı. işte o gün, ne yapıyorum ben diye sordum kendime. Sen yetmezmişsin gibi bir de ilaçlarla, içkilerle başım dertteydi.
başlık yok! burası bom boş!