O günün gecesi Zeynep benim yatağımda uyudu. Ben salonda üçlü koltuklardan birine yerleşmiş rahat bir uykuya dalmıştım.

Sabah ilk uyanan annem olmuştu. Güzel bir kahvaltı hazırlamış, çayları demlemiş bizi beklemişti. En son uyanan da ben olmuştum. Daha uyurdum da kahkahalara uyandım.

Uykumda bir şeyler sayıklamışım. Zeyneeepppp çay nerdee çayyyy diye bağırmışım. Uyku sersemliğini üzerinden atamayan ben onların gülüşmelerine katılmaktan geri durmamıştım. Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi vardır beyler. Ama sıcak bir aile ortamında vardı.

Kahvaltıdan sonra lisedeyken her sabah yürüdüğüm patikadan sahile çıkarttım Zeynep'i Uğur'a sürpriz yapmak istiyorduk. Onun da geldiğimizden haberi yoktu.

Nerde olduğunu soran bir mesaj attım Uğur'a çok yakınımızdaki bir mekanda balık tutuyormuş. Nasıl da aklımdan çıkarmıştım. Her sabah balık tutmaya giderdi Uğur...

Beni gördüğünde gözlerine inanamadı. Kucaklaşıp hasret giderdik. Zeynep'i daha ilk defa görmesine rağmen ( Fotoğrafta görmüştü daha önce ) çok sıcak davrandı ona. 40 yıllık bir dost gibi