Mehmet Can sayısala geçtiğinden beri pek konuşamaz olmuştuk, sırlarımızı eskisi kadar paylaşmıyorduk. Benim bir huyum vardır beyler, reel de kimseye gibtiğim kızı anlatmam. Burada kimliğim bilinmediği için çok rahat anlatabiliyorum. Normal de Mehmet Can'a anlatabilirdim gibtiğim kızı ama, eskisi kadar iyi değildik hem de huyum değildi işte. gibiş benimle birlikte mezara gidecekti eğer inci sözlük denen oluşum olmasaydı. Neden şimdiye kadar anlatmadım orasını da bilmiyorum zaten. Neyse beyler siz siz olun bir kıza ego kasmayın ego kastıktan sonra zaten gibemezsiniz hikâyeye dönelim. Okul bittiğindeyse eve gittim. Bu sefer peder eve gelmişti, anasını gibtiğimin huur çocuğu. Para istiyordu köpek gibi, elimde yaklaşık 150 tl kadar para vardı çalıştığım için. Çıkartıp verdim parayı bu huur çocuğuna gibtir oldu içmeye gitti. Bense çok efkârlanmıştım ve rakı içme ihtiyacı hissediyordum. işte Mehmet Can'ı da çağırdım Mehmet Can'ların bir biranesi vardı. Ama orada içmeyecektik çünkü yaşımız yetmiyordu dıbına koyim. Adam bizi hangi vasıfla içeri alacaktı. Gitti babasından para istedi, babası çıkarttı 50 lira verdi bizim memoya. Ben de de pederden sakladığım bi 70 e yakın para vardı. Peder evde olmadığından gittik aldık malzemeleri geldik bizim eve. Açtım radyoyu o aralar gibik bi radyo kanalı vardı, arabesk çalıp dururdu. Hala özlerim o kanalı. Müslüm çalıyordu o gün radyo da paso. Beni en çok etkileyen şarkısı :

https://www.youtube.com/watch?v=H0Zl9lRn2R8

bu çalarken dökülmeye başladım yavaş yavaş. Dilara'nın beni gibtir ettiğini falan döküldüm. Ama memonun hiçbir şeyden haberi yoktu aq. Ne Esra'dan Ne Dilara'dan ayrıldığımdan haberi yoktu. Duyunca çok şaşırdı. Hatta Esra ile çıktığımı duyunca aklımı kaçırdığımı düşündü. Bir de onu gibtiğimi anlatsam ne düşünecekti bilmiyorum dıbına koyim. O zamanlar da vardı milletin devletin bi derdi. Rakının vatan kurtarma kısmına geldik. işte başladık vatanı kurtarmaya, bir süre sonra şişe bitti ve uyuyakalmışız iyi birbirimize kaymadık aq. Sabah oldu, okul var Memonun ailesi meraktan delirmiş olacak ki memonun telefonunda 35 e yakın cevapsız arama vardı. Mecburen okulu ekecekti memo o gün. Koşa koşa eve gitti. Ben de duş alıp, dişlerimi fırçalayıp, giyinip okula gittim. Direk kahvaltımı ettim ilk ders bitiminde, geçtim oturdum sonra yerime. Baktım ki Dilara ile Emre iyice samimiyet kurmuş, birbirlerinin omzuna el atmalar, kanka ayakları falan. Bilen bilir Lise de kanka ayağı alenen züt ayağıdır dıbına koyayım.