Pazar günü geldi çattı, Esra eve geldi. ilk önce karnı aç geldiği için yemek yedik. Çok taktan bi dolap olduğu için güzel bir yemek yiyemediğimizi hatırlıyorum. Ondan sonra film izledik sıra geldi gibiş kısmına. Filmin sonlarına doğru elimi sütyeninden içeri daldırdım. Hiç sesini çıkartmadı biraz memesini avuçladıktan sonra karşıma aldım. Tişörtünü çıkarttım yavaşça kopçalarını çözdüm. Karşımda kaymak gibi memeler duruyordu, elimi sürtüp meme uçlarını emdim. Ön sevişme çok uzun sürdüğünden kız git gide azıyordu. En son karşımda anadan doğma çırılçıplak kaldı. Vücudunun hassas yerlerini yalayarak azdırıyordum. Hiç gibişmesem de inceliklerini bilirdim az çok. Kız kulağıma gib beni diye fısıldadı, sok içime dedi. Kızlığını bozmamam gerektiğini biliyordum ama gib din iman dinlemiyordu, yavaşça dıbına doğrulttum gibimi, sokmuyordum sadece sürtüyordum. Yeter gib artık diye bağırıncaya kadar gibmedim. En son bağırınca bir hışım soktum. Kızın gözlerinden yaş geldi beyler, hayatımın ilk gibişiydi hiç unutamadığım bir gibiş. Gözleri yaşardı ağlamaya başladı yavaş yavaş gözyaşları akıyordu. Bende hiç merak etme alışacaksın diye fısıldıyordum kulağına. Kan gelmişti artık ve kızlığını almıştım. Allah belamı verseydi de gibmeseydim dıbına kodumun kızını diyorum şimdilerde...