Devamı(Sığmamış)

Cenaze namazını kılmaya başladık. Bitti. imam sordu "Merhumu nasıl bilirdiniz?" iyi bilirdik" "Merhumu nasıl bilirdiniz?" iyi bilirdik" "Merhumu nasıl bilirdiniz?" iyi bilirdik", "Hakkınızı helal ediyor musunuz?" hep bir ağızdan "HELAL OLSUN" diye bağırdık. "Helal ediyor musunuz?" "HELAL OLSUN", "Helal ediyor musunuz?" "HELAL OLSUN". Tabutu cenaze arabasına yükledik araç mezara doğru yola çıktı. Biz de arkasından yürüyerek gidiyoruz. Cemaat tamamlanınca tabut araçtan indiriliyor. Mezarın yanına geliyor. Kapağı açıldı ve kapak elden ele arkaya gönderildi. içinde beyazlar içinde Talha. Üzerine güzel koksun diye çörek otu serpilmiş. Hala burnumda o koku. Dedesi ve babası mezarın içindeler. Onu mezara koydular. Üstüne kapağı kapattık. Herkes sırayla toprak atmaya başladı. Furkan. En iyi arkadaşı. Aynı zamanda Bartın'a birlikte gittiler. 3 arkadaştan Yusuf ve Furkan kurtuldu o dalgadan ama Talha'yı yuttu Karadeniz. Furkan geldi. "Bırakın abi ben de toprak atayım" diye yalvardı. Hemen uzattım küreği. "Mekanın cennet olsun kardeşim" diye diye toprak attı o da. Sonra üstünü iyice örttük. Ben sürekli mezara bakıp "Görüşürüz Talha, Görüşürüz Talha" diye sayıklıyordum. Mezarın başında sadece imam ve ailesi kalmıştı talhanın herkes eve gitme derdine düşmüştü. Artık Talha nerede diye düşünmeyecektik. Adresi belliydi. Çimşit Yeni Mezarlık Ada d7 Parsel 834...