+47
-6
Hoca bir gün biraz yoğurt mayası alıp Akşehir Gölü’ne gitmiş, göle maya çalmaya başlamış. Birisi bunu görüp sormuş:
— Ne yapıyorsun Hoca?
— Göle maya çalıyorum demiş Hoca.(içinden küfretmiş. gözüne akıttığım naptığımı görmüyonmu dalyarak demiş)
Adam şaşırıp kalmış:
— Hoca sende ne mal çıktın dıbına koyayım göl maya tutarmı hiç,bu yaşta gibin kalkmıyo diye uğraştığın şeylere bak hadi git camiye namaz vakti geldi cemaat seni bekliyo
Köylünün bu dediklerinden sonra hoca sinirlenip:
-Senin tipine sıçarım dıbına kodumun evladı sanamı kaldı benim gibimin taşşağımın derdi
Cami benim imam benim
Namaz vakitlerini ezbere bilirim
Eğer bu göl maya tutarsa
Seni burda yatırır giberim diye bi dörtlükle lafı sokmuş dıbına koduğumun köylüsüne
Köylüde bu dörtlüğe sinirlenip bi atlamış hocanın üstüne ,senmisin bana lafı sokan diye. Köyün en yaşlısı Nasreddin Hoca olduğu için havada bi çakmış beddua skilini bu köylüye tek yemiş oracıkta. Sesleri ve karmaşayı duyan köy halkıda gelmiş gölün yanına. Halk yerde yatan köylüyü görünce ne yaptın sen Hoca demişler. Hocada hala sinirli olduğu için, canımı sıktı gibtim belasını demiş.Bu cevap köylüleri tatmin etmeyince atlamışlar Hocanın üstüne. Hoca bunları görünce dahada sinirlenip sağlı sollu skillerini yapıştırmaya başlamış. Köylüler havada uçuşurken hoca finisherı olan hacının sakalı skilini bi yapıştırmış dağıtmış etrafa köylüleri.
Hoca mayasını taşıdığı kovayı alıp son bi dörtlükle ayrılmış ordan:
Göl maya tutmaz demedinmi
Sakalımın beyazını görmedinmi
Koskoca hocayım bi bildiğim vardır
Sizinde belanızı böyle giberim dıbına kodumun çocukları son kafiyeyide yapamadım gibtir olup gidiyorum ipnenin evlatları sizi diyerek ayrılmış ordan